* Canım değilmişsin
Canım olsan
‘’ acırdın. ‘’ *

İntihar içerken basiretsiz yanım
Gözyaşının saklandığı gecelere gölgemi bırakırım.
İltica ediyorum hasretinin zemherisine
Habersizce üşür parmak uçlarım
Dudak ucumda bir boşluk
Kulağım da bir ses
‘’ O gitti bir daha dönmeyecek! ‘’




Hesapsız bir gecenin günahını yaşarım saatlerce
Hayatın sillesi yer kör bakışlarım.
Ağlamak ne haddime
Gülmeyi beceremezken.




G i t t i n
Elleri soğudu bu şehrin.




Gökyüzünden düşen rüzgar iniltilerine karışırken sesim
Yabancı bir el var dudaklarımda.
Kıştan kalma yağmurların niyeti belli
Ayrılığa teğet geçmeliymişim dudaklarımın
Aşk sancısında.
Ki ne zamandır gidişin çarpsa yüzüme
Sırılsıklam ölürmüşüm doğmadan
Ç o k ö n c e.




S e v d i m s e n i
Gözlerim kör
Kulaklarım sağır sevdim.




Şimdilerde gitmelerinin günahını yaşıyorum içimde
Elleri kirli bir geçmişin koynunda uyuyor yokluğun
Dilimde ki yoksunluk türküsünden duyulur adın
Vücudumun en çıplak yerinde açığa çıkar hasretin
Bilsen nasıl ö z l e d i m…




G i t t i n
Mevsimleri göç etti bu kentin.




Gittiğinden beri çığ düşüyor satırlarımın sen boşluğuna
Ecelsiz zamanın üryanlığında
Bir gözyaşı ayazında ölür sağanak yanım.
Küflü bir geçmişin bedelini öderken gözlerim
Benimle birlikte ağlamaktan yana kuşlar.
Ellerimi açıyorum mevsimlerin kurak yanına
Ve sere serpe ölüyor ömrüm
Taş bir bebeğin hıçkırıklarında.




Ey benim alın yazgım
Ey destursuz her gün’ ahıma amin deyişim
Kaderim ağlar oldu dar ağacının sancısında
Şimdi ölmeli mi bakışlarım
Yokluğunun aynasında ruhu kırıldığında?





Bir ‘’ merhaba ‘’ kıyametinde son bulur yüreğim.
‘’ Hoşça kal ‘’ sesinden salınır feryadım.
Hangi yana çarpsa dudaklarım
Y o k t u n
Ve seni özlerdim saatlerce.
Mavi bir ayrılığı kuşanır parmak uçlarım
Yokluğunun g/azabını yaşarım mahşere devrilmiş
Boynumun selametiyle.
Kerbela boşluğunda ölüyor ellerim
Ve sana ırak bana uzak neresi varsa oradan
vuruyorum boynumu
Kim vurduya gidiyor yüreğim…