Azenya-2Bir şehri uzaktan izlemek ve seni sevmek arasında hiçbir fark yok Uzaklaştıkça güzelleşen bir şeyler var her ikinizde En onurlu kavgaların güzel bir kadın yüzüne benzediği zamanlarda Acının ulu yaralarından budanan bir tebessümle güneşe karşı yaşamak Şairin kaleminden düşürdüğü zavallı bir imge Ve dünya ruhumuza sürülmüş kan lekesi Toprakta kuruyan Oysa seni yazmak kalemin en soylu isyanıydı bir zamanlar Adına alfabeden düşen harfler, sayfamda şahadetiydi aşkın Ölümün bile yaşam kadar kutsal sayıldığı bir inanç vardı bu aşkın yaradılışında Hikmetinden sual olunmayan acılarla boğuşurduk sadakatin direnişinde Alnı sürgünlerle mühürlenmiş bir anlatıcının dudaklarında memleket kadar büyük Ve bağımsızlığın tutsak alındığı özde soykırım tasarılarında bir keder Maviden öte Eğer bu aşka yeniden başlayabilseydim Yalanı ve seni birbirinizden uzak tutmazdım yüreğimde Ben hayatta, senli zamanları anımsayıp takılmaktan Düşüp yaralanmaktan daha büyük bir acı daha tanımadım Hangi sıcaklıkla yoğurduysam sensizliği bir ölüm etmedi Tene bürünemedin bir türlü umut Saklımda bir yalnızlık oldun hep Ceplerimde ayrılığa tok bir ruh Kaç ölüm yazdıysan bana yaşadım Ve gözlerimi açtığım hayata gene seninle başladım Aşk; cahilin cesareti değil aklın korkaklığıymış Anlayamadım! Ben sana her varlığın yaradılışında var olan yüce bir histim Ne yazık ki sadece nefret diye bilindim Al işte gittim Isıttığın bir kış akşamı her aralık takvimlerde ağlayacak artık Gözlerini bağla istersen gökyüzünün Nereden başladıysan bu aşkı yok etmeye İşte oradan bir gün mutlaka bulacaktır seni ayrılık Acısını bilmediği hiçbir yarada kabuk bağlamaz zaman Ayrılıkların sonu vuslat olsaydı her acı sadık kaldırdı hayata Belki o zaman toprak yuttuğu gibi yeniden doğururdu Ve ben içimdeki karanlığa inat beklerdim gidişini Sana yakın hayallerle avunurdum Düşümü acılarına yatırırdım Sessiz ve sabırlı Yokluğunu adım bilen çocuklara varlığını şahadetime katıp anlatırdım Şimdi bana inanabileceğim bir yalan söyle Sancılarımdan derlenmiş ve kalbin cehaletinden yoksun Mutsuz çocukların gözlerindeki keder kadar üryan Bana inanabileceğim bir yalan söyle Son nefesini veren bir hastanın dudaklarından emanet Bir devrimcinin uğruna işkenceler çektiği dava kadar onurlu Bana inanabileceğim bir yalan söyle Söyle ki; Beni bir hiç yerine koyan kalbine bu son girişim olsun Sevdayı terk sayan gözlerine iman eden yüreğim ölümü sen saysın Bu sevdanın kutsallığına bin yemin sığdırırım da, tene bürünürse nefretim, gözlerimden dökülürsün. İnkârın taşıyamaz bu yükü... Bu akşam bir dilencinin avuçlarında izledim hayatı Ve adınla başladım bildiğim bütün dualara Adınla başladım! Yoktan var olmak adına |
ölünen yerden doğmak için
yeniden ölmeye koşmanın nedeni olarak
sewdadan başka bir şey lazım değil insana
cennete de
cehenneme de giden yoldur sevgili
teşekkürler şair her dem güzel şiirler için
saygıyla