Bil, Seni Kaybedeceksem...
Şimdi,
Seni bu yüzden kaybedeceksem Buna değer mi bilmiyorum... Ve bilmiyorum Seni bu zamana kadar hiç kazanabildim mi? Şu başıma dert koca yüreğim Hiç bırakmadan elimi fakirliğim Böylece kazanabilir miyim Bu savaşı. Bu yenilgiyi kabulllenebilir miyim? Sanmıyorum. Böylece Martıların çizip durdukları O mavi yuvarlaklara sevkediyorum Bakışlarımı. Bir parça simit değil ama Nasiplenebilirler. Oracıkta demliyorum halimi soluklarımla. Çünkü; Bir şeyler var Ve bir şeyler yok. Yerini doldurabileceğimiz Hangi eski anı Hangi hoş sohbetler Hangi eskiden gülüştüğümüz fıkralar Hangi o masum saydığımız yalanlar Hangisi var? İşte ! Bir şeyler yok. Görüyorsunuz. Bir mektup sonrası, buluşmalar O ilk öpüşmeler Tek bir nefeste özel olmak, sanırım... Artık yok. Çok az da olabilir. Hakkını yemeyelim Elbet vardır, ihanetlerini gizleyebilenler yahut Sevdalarını banknotların ardına saklayanlar, saklayabilenler. Ben de; İzleri takip ederek ulaştım Küçüklüğüme saldıran kitaplarıma. Beni bu hale getiren Elbet uyandırır düğünleri Belki ağıtlar da demlenir. Çünkü sarhoşluğun sonu hüzündür. Belki... Boşver belkileri Üzeri nemli arabalar taşır Bir çiçekten bir dönemece İlki varlıkta mana bulan Yok olan duyguları, yok olan Şahısların eşliğinde... Bahattin BERKDİNÇ |
kutlarım efendım..