Ölü Çatılar
gezebileceğin bir yağmur
yanılıyorum kar yağmış kasabamıza yıkılmış surlarıyla ve yükleriyle sevinçli dönen savaşçılar gölgemiz yok bizim buzlar üstünde çoktan kaybolmuş sevinçlerimiz yok bizim bu ziyafete yer bulamamış fakirler kapıda içlerini kemiriyor tıka basa ye ve uykunu bekle duvarlar anımsamıyor bile hangimizin daha aç olduğunu olsun şiirler yazdım size ne çok şey oldu ne çok güvercinler kondu penceremize hepimizin bir hayali vardı bilmiyorduk çocuklar ağladı ağaçları kestiler susturdular ölü çatıları gemilerimiz oldu uzaklarda demirlediğimiz rüzgarlarımız oldu bizi bize götüren şakacı bir deli ile bakıştık muzip parmağını dayayıp dudağına sus dedi bana fırfırlı bir kuyruk taktı kendine alay ederek çürümüşlüğe kocaman kapıları ilk defa açtılar bu gün güneş gelmiş buzlar erimiş hepimizde yeni bir heyecan kimi çemberini çeviriyor dünyanın kimi eski penceresinde itiraf ediyorum omuzları gelişmiş bir topal gibi değneğime yaslanıp koşuyorum mutlu mutsuzluklar kadar uzağa itiraf ediyorum benim de aşklarım oldu. |
Yüreğine kalemine sağlık
Yüreğin susmasın üstad
________________________________________________Saygılar selamlar