Deli ŞükrüDeli Şükrü “-Daşevli Deli Şükrü esgermiş İsdambol’da ordan gandırıp, getirdiği garıya arsamızın, arazimizin haddini hudüdünü bilmeyiz." …… "-bi yediğimiz gaşşığınan bi da yemeyiz süpürkeyi, zobayı bi defa gullanırız evimizin dört bi yanı pençere" demiş garı bunu bi şiy sanıp, peşine dakılıp Daşev’e ğelmiş gele gele gelmişler, bi baksay ki; Ganlı Balamıdın yokarsında alttarafı kıldan bi çadır evi, “-şükrü bey, siz ne demiştiniz hanı ucu bucağı bilinmeyen arazi, hani bir kullanımlık kaşık, soba, süpürge, hanı sizin eviniz, dört bir yanı pencere." Deli Şükrü İstambollu garıyı almış annacına "-bak” demiş; “-gözüyün alabildiği yer senin isdersen böğün bura gon, isdemezsen yarın şora, gopar ekmee, dıkım et, ye getsin istediğin yerde yak çalıyı, al sana zoba al eline tahrayı, ayır bi ardıç dalı, süpür, süpürgeyi at ataşa, kıl çadırın dört bi yanı geniş-geniş pencere değil mi?" demiş. "-garı bakmış olacaa yok almış başını, gomuş-ğetmiş” “-kim bili belki; doğruyu söyleseydi gelmezdi” geldi de eyi mi etdi getdiğine pişman mı ki nayet godu ğetdi” “-doruyu dese geli(r) miydi” “-belki gandırıldığ-uçu ğetdi kim bili, belki de Deli Şükrü sevdiğ-uçu öyle demiş idi bel ki ‘Nisan Bir’ etmiş idi adı üsdünde deli DİPNOT hudud: sınır Kanlı Palamut: Taşev ile Gencelli arasında bir dönemeç balamıt: meşe palamudu alt tarafı: altı-üstü,hepsi-hepsi, eni-konu böğün: bu gün Resim: Akşehir Cezaevi Hatısası Rahmetli Deli Şükrü ve Rahmetli Alamuratın Ali Cennet Mekan Olsunlar . |
sizin kalemizden okumak keyifliydi
tebriklerimle