Tik TakYitirilmişlik doğdu çırılçıplak Kanadına uçurtma düşen gök kuşağı Renk dilinle örtüştüğünde Yapay düşükler çoğaldı git gide Sancısı yitik bir güz sancısıyım, damarlarım kuruduğunda ölmüştüm. Kör cesaret Kirli bir aşk soyundu bugün Her adım başına yalnızlık düşen o düş kırıntıları Toparla gözyaşlarını da Yeni bir adamın kucağında uyan. Düştüğünde anladım Yitirilmişlik kör kuyunun soytarısı Geceyse kirpiklerimde uyuyan umutsuzluk payı. Tik tak sesleri yüzümü örttüğünde Her ah dudaklarıma sarılacaktı Ve öpüşecekti yalnızlık duvağımla. Kaç kez yığılmıştın önüme, bende sana doğru gelen yokluk iniltileri. Kadına dair binlerce cümle kurulabilir Sessiz başlayıp sessiz bitirdiğin sürece. Lâkin bir adam ölüyorsa avuç içlerinde Bütün kelimelerin boynu bükülür Susar kalır her hece. Perdeler yüzünle seviştiğinde anlarsın Hiçliğin tadı Çiğ süt kokusu kadar beyaz. Bildiğim bütün mucizeleri hatırladım. İsim şehir Oyunlarının içinde kahkahalarımı yırtıp Ve Kör ebe saatlerinde Şehrin boğazına küt diye oturmak istemiştim. Bir kadının kahkahalarında boğulduğunu görünceye dek susmuştum. ... Suskunluğumun dili çözülüp Şiir yerle bir olmadan Dağınık gecenin şiiri yitip gitsin satırların arasında. |
İncecik bir havası var, ruh güzelliğinden kaynaklanan
ve hiçbir şiirin yanıltmıyor beni, duruşu güzel ve güçlü.
Gönül ırmağın hep böyle aksın dilerim. Geçmiş bayramın (daha tam geçmedi ama) kutlu olsun, mutluluklar getirsin dilerim canım benim. <3