Aşkıma tarih düştüDikenle gül tavında, murat aldı bülbülde, Hiçbir zorluk kalmadan, kolaylık var her güçte, Yirmi temmuz, ağustos ve de on üç eylülde, Üç sütun üstünde aşk, yıl iki bin on üçte. Ezeli olsa bile, aşkıma düştü tarih, Çok ağlattı bir zaman, şimdi gülüyor talih, Ben mürekkep olsamda, sevdiğim benden salih, Sırat-ı müstakimde, daim öndedir göçte. Kuytulara çekilmiş, gözler onu göremez, Aşktan gayrı hiçbir şey, bu lezzeti veremez, Akıllar aciz kalır, fikir dahi eremez, Bir sevda sevinci var, dışla saklanan içte. Boşluklarda gezen yâr, kalbimize yerleşti, Bu meydan er meydanı, O her daim erleşti, Arayan aralınan, bir noktada birleşti, Gönül ayna olunca, ayan göründü hiçte. Özeni gerektirdi, özenerek seçtiğim, Merkezinde durarak, çemberinden geçtiğim, Batınına ekerek, zahirinde biçtiğim, Bereketlendi hasadım, aşk mevsiminde biçte. Bu sevdanın gerçeği, bir tırtılla başladı, Gönüle gayret düştü, gayriyeti taşladı, Bir kazanda ikiyi, ocağında haşladı, Mevla kerem eyledi, nurunu narla seçte. Acıyı hissedemem, yaralıysam yârdandır, Çektiğim eza cefa, çok olsada kârdandır, Bundn öte söz bitse, edeb ile ardandır, Av olduk, avcı olduk, bu ilahi süreçte. 09.10.2013...Mustafa Yaralı |
Not:
Arayan aralınan, bir noktada birleşti,==> aranılan mı olacaktı acaba? dikkatinize.