Zİirvelerin yalnız ağıdı...
yol alasım geldi
şimdi bakıyorum da yoksun ne yana hükmetsem biliyorum ki her şeyin sonudur karanlık yollar usulca arkama bakmadan uzaklaşmak acıyı bırakarak sevğili üzgün yaralı ben sonsuzluk yolcusu kimselere duyurmadan uzak seferler terk-i diyar etsem siz hicret deyin ben kaçıyorum bilesiniz dostum dağ başında naçar kimsesiz kalmış bir tahta evin mahzeninde gizlice ağlar saklayamadım gözlerime mil çekmişti sinesindeki yaralar elleri buz tutmuştu kaçamadım belki de ilk ve son bakıştan şimdi merhem olmuyor sözlerimdeki derman sargısz bıraktım zirvenin yalnızında kalbime bir şarapnel parçası değdi kaçıp gelsem de teklifsiz bilmelisin ki senin için yabancı değilim insan olmasam da senin için ey gönlü derya tanışmak gece yazılmış sana ve bana kör odalarda aydınlanır yalnızlık yabancı değilim senle yusufun öyküsüne kayıp kuyularına akraba yar ben seni bıraktım dağ yücesinde kendine benim için iyi bak demedim sen kendine iyi bak duyarsam gözünde acı var işte ben o zaman dönüşsüz giderim mahşer karanlığına... Sermin Çınar/İzmir |
kendine benim için iyi bak demedim
sen kendine iyi bak
duyarsam gözünde acı var
işte ben o zaman dönüşsüz giderim
mahşer karanlığına...
TEBRİKLER YUSUF AŞIĞI ŞAİRE