Neyi, neyle aklarsın; ne tutarsın aklında Kar doldurup mendile taşır mısın saklında ***
Aklında ne var böyle fikirlerin geçirgen Aklında bir canavar iskân etmiş, doyumsuz Aklında, azar azar seni yiyen kemirgen Aklında olan sözler birbiriyle uyumsuz Dilin tırtıklı dirgen…
Yol alırken andın mı yâr aklına düştükçe Gecede ilerlerken ne oldu az ötende Korkarsın vesveseler kalbine üşüştükçe Gökte yıldızlar söner yerde duman tütende Gün güne dönüştükçe…
Ve ey yolu şaşırmış ayaklar sınır girgin Ey gözleri kamaşmış muhkemin ziyasıyla “Şey” mi betimlenmemiş, oysa hepsi belirgin Aklanan ruhlar parlar edep ve hayâsıyla Ay bekler deniz gergin...
Sen nefeslen ve say ki ciğerin hırıltısı Derinde homurdanıp yüzeye hızla koşan Hayat-suyundan gelen bir sabrın şırıltısı Sen say ki o seslerdir kulağına doluşan Ölümün mırıltısı…
Beslendiğin o hisler güle döner lebinde Hislendiğin anlarda en latif sedalarla Gece âlem uykuda, dünya senin cebinde Önünde kervan yürür gurbete, vedalarla Duyarsın akabinde...
Yol bize uzayacak yıldızlar akım akım Tepemizden bakacak gözlerini kaparken Zihin tek tek sayacak “acaba kaç tel ak’ım Kalmış” diye “başımda”, ay köşeden saparken Bense ondan firakım…
Özrüm var bu hal için, istiyorum artık af Henüz aklım başımda, düşmeden fazla rakım Arzumdur kötü halli işlerden olmak muaf Bunca zaman içinde günaha takım takım Koşanlar var çok tuhaf...
Dedim; sesim duyulsun, tutulmadan felekte Ay evreli, dizimli pirlerden icazetli Gönlü zengin ve arif geçer iken elekte Su taşıyıp içirsin, kevser gibi lezzetli Takılmasın delikte...
Sırtımı dayadığım ağaçlar dile geldi Bütün yaşadıklarım serilirken önüme Bir bir akıp giderken köpük sahile geldi Çer çöp birikintisi etki etmiş dünüme Ruhuma çile geldi...
Parlar bir yıldız her an, yansır tıpkı safirdir Bakınca herkes anlar; gök mavi, yerse yağız İnsanın dili bazen kötülüğe sefirdir Başı belaya sokar, tutulmaz ise ağız İnsan hep misafirdir...
Sen ey doymak bilmeyen lebaleb, basa basa Dolduruver akçeyi kırılmaz kokmaz küpe Aldırma kirden rengi değişmiş o libasa Ve aldırma ve takma kulağına sen küpe Denizi yarar asa...
Sus, sakinle ve oku; kendini ve doğanı Seyret suda, toprakta, ateşte, esen yelde Kartalı, atmacayı, pençesiyle doğanı Tutabilmen mümkündür maharet varsa elde Unutma sakın anı...
İncil, Tevrat hak ise atlama ha Zebur’u Önceki ve sonraki toplanmış işte Kur’an Ardına katar iken bölükleri, taburu “Ele, dile ve bele” sahip ol, Allah’ı an Olma cansız ve kuru...
Kumları savrulurken toz olup kızgın çölün Yalnız gecelerinde döner taşlar buzlara Tenin, nefesin gibi..., küllükte kalsın külün Nefesin kesilince konulsun omuzlara Ey fani yalnız ölün...
Ne, yazsın müellifler; ne, söylesin şuara Senden geriye kalan öyküler ki pek hazin Kanayıp duracaktır bağrındaki o yara Anıldıkça duyarsın yaşayanlarca mazin Tastamam on numara...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
KÜLLÜKTE KALSIN KÜLÜN… şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KÜLLÜKTE KALSIN KÜLÜN… şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Parlar bir yıldız her an, yansır tıpkı safirdir Bakınca herkes anlar; gök mavi, yerse yağız İnsanın dili bazen kötülüğe sefirdir Başı belaya sokar, tutulmaz ise ağız İnsan hep misafirdir...
her dem şiir, güzelliğin rengi yine şiir kutluyorum hocam saygı ile...
Telefondan okumuştum yayınladığınız gün dün bir daha okudum öylesine manalar içeriyordu ki.. İnsan olma yolculuğunda bulunması gerekenler yine ustaca anlatılıyor yine bir yolculuğa çıkartıyordu şiir ben nerdeyim neler yapıyorum kimim diyordu.. Kaleminiz hep bunu yapıyor şair nice yolculuklarda şiirle diyerek kalemin ışığını yürekten kutluyorum her daim saygımla....
şiirin her bir kıtası başlıbaşına bir şiir uzun olmasına rağmen zülal-i manadan taviz verilmemiş hikmet incileriyle süslenmiş insanı okumak kainatı okumak ve dört kitabın hülasası olan kuranı okumak ve hayatın sırrnı çözmek ölümün ölümsüzlüğüne gülerek bakmak ne güzel tebrikler teşekkürler selamlar hürmetler
uyanıkken uyuyanlara ince bir gönderme. Bu dünya ziyafet sofrası yiyen doymuyor her ne hikmetse. Gönlü aç olanın gözü de aç oluyor .Hesap gününü düşünen yok Haram karışmış helale . Çok beğendim emek verilmiş ustaca dizilmiş her cümle.Yetkin kalemniz varolsun. Yüreğinize sağlık. Sevgiyle kalın.
kafandaki tüm düşüncelerden soyutlanıp gelmen geriyor kalemi okumak için...
zira özümsemek yudumlamak ve hecelerin arasındaki anlatılanı idrak edebilmek için...Her bir dizede Eğitimci kişiliğiniz kaleminizin yetkinliği ve dile hakimiyetiniz göze çarpıyor...
Her zaman şiire öyle bir başlık buluyorsunuz ki zaten o başlık burda şiir var gel oku diyor...
Neyi, neyle aklarsın; ne tutarsın aklında Kar doldurup mendile taşır mısın saklında
ilk dizeler ile gönül hanesine konuk edildik... Taşınır mı kar mendille yada soğuktan buz tutsa eller kar edermi yinede...Saklında uyuturmusun düşlerini
kırık dökük hüzünler özlem ve sızıların dile getirilişi.. bu sayfanın sahibinin yüreğini nakşetmesini kaleme nedense ayrı seviyorum... elif gibi dik duran yanını...
nicelerine efendim...
günümden gününüze selam olsun saygı ve hürmetlerimle her dem
Uyanıkken tek bir ortak dünya vardır; uyuyanlarınsa
her birinin kendi özel dünyası vardır...
"Uyanıkken her gördüğümüz ölümdür" diyor Heraklit...Nefes kesilip omuzlara konduğumuzda gerçekle yüzleşip;Ölümsüz hayat, bereket dolu hayat ile karşılaşacağız.On numara anılmak istiyorsak da şiirde felsefesi ile muhteşem duyguları yansıtan dizelerden feyiz almak ve davranmak insan olmanın erdemi diyorum...Ama...Amaaa ...Ne kadarını yapabiliyoruz her birimiz?...Hocam kaleminizin ışığı sönmesin.Çok saygılar selamlar...Tebrik ederim...
"Neyi neyle aklarsın; ne tutarsın aklında Kar doldurup mendile taşırmısın saklında" ...
Neyi neyle aklama; Şimdi insan vardır ki "iç yağı" ile yani nefsi ile kirletmiştir bedeninini...Ve bunun üzerine kalkar balık suyuyla yıkar kendi kendini... Sonuç neyi neyle temizliyorsun? ikisi de kirden ibaret... hani gam değildi bir tanesi ab-ı hayat olsa...
Ve uzun süren bir soğuk kalma durumuna "mendil ve kar" gönderme yapılmış... Hani nerde beklediğimiz sıcaklık dercesine...
Ayrıca şiirin ismi "KÜLLÜKTE KALSIN KÜLÜN" Senin olsun ateşin ocağın külün, ben istemiyorum der babında, rest çekmenin kibarlığı bu olsa gerek diyorum üstadım...
Mükemmel bir yorumla muazzam bir şiiri hem de pür dikkatle okudum. Her kıt-anın sonunda yapılan vurgulamalarla bir başkaydı bu eser. O engin ruhu, o zengin yüreği, o usta kalemi yürekten kutluyorum. Var olun, sağ olun. En içten sevgiler, selamlar hemşehrime.
Yeniden bu topraklar mendiline kar doldurup taşıyan erenleri çıkardığı gün. Bilin ki kurtulduk. Özlemimiz hep o on numara insanlara. Kaleminize sağlık. Selam ve saygılarımla.
özenle seçilmiş kelimeler ve emek isteyen bir şiir 7+7 ile yazılmış ama son mısra 7 li hece hayli ilgimi çekti bu yüzden söylemleri ile genel hece şiirleri dışına taşmış olması ise ayrı güzellik kutluyorum usta kaleminizi selam ve saygılar
İnsanın anatomisini, doğumundan, ölümüne kadar okur gibi bir duyguya kapıldım. Yine usta kalem çağlamış ve kulaklara küpe olacak türden nefis şiirini bizlerle paylaşmış. Fazla söze gerek yok,, usta kaleme selam olsun.
Sizden öğreneceğimiz çok şeyler var bizi şiirinizden nasihatlarınızdan mahrum bırakmazsınız inşallah Yüreğine sağlık Güneri hocam başarıların daim olsun,saygılar,selamlar.
Bu evrenin bağrında nice evliyalar,peygamberler,şairler,yazarlar,filozoflar yatıyor.Can bir gün cesetten çıkar gider,sorgulanması cenabı Allah yaptırır.Geçmiş zaten mazi de kalmış,önemli olan gelecekte ne olacağını düşünmek gerekir can dostum.Hakla hakikatı içinde barından güzel mısraları yazan kalemi kutlarım...Sevgi ve saygılarımla...
Ve ey yolu şaşırmış ayaklar sınır girgin Ey gözleri kamaşmış muhkemin ziyasıyla “Şey” mi betimlenmemiş, oysa hepsi belirgin Aklanan ruhlar parlar edep ve hayâsıyla Ay bekler deniz gergin...
ve denizlere ayın şavkı vurur soğuk nedense hep... son günlerde gördüklerim hissettiklerim yaşadıklarım ve insanlar... parlayan ruhlar istiyorum aklarla... çok güzeldi şair yine yürekten kutlarım yürek sesinizi kaleminizin ışığı daim olsun... Herdaim saygımla...
Kumları savrulurken toz olup kızgın çölün Yalnız gecelerinde döner taşlar buzlara Tenin, nefesin gibi..., küllükte kalsın külün Nefesin kesilince konulsun omuzlara Ey fani yalnız ölün...
soluksuz okuttu usta kalemin emeğine sağlık selamlarımla
Teşekkürler Güneri Bey...yine harika bir şiir....derin anlamlı, düşündürücü...insanın kendisini sorgulama gereğini hissettiriyor...Rabbim kimseyi doğru yoldan ayırmasın...Engin yürek sesiniz hiç susmasın...kaleminiz hep yazsın dilerim...Selam ve saygılarımla...
Değerli hocam; söz vardır günlük hayatımızda herkesin alenen kullandığı ve birazda çok kullanmaktan yalama olmuş. Genelllikle bende dahil olmak üzere çoğu kalemin kolaya kaçıp kullandığı cinsten. Söz de var ki yukarıdaki mısralarda ki gibi tabiri caizse "Gün Yüzü Görmemiş" şiirlerinizi okurken çoğu kez "Ben de şairmiyim" duygusuna kapılıyorum. Bu naif bu ne veciz dizeler değerli hocam. Okumaktan haz aldığım ender şiirlerden birisiydi. Sizi canı gönülden tebrik eder, bize ilham kaynağı olacak nice şiirlerinizde buluşmak dileğiyle. esen kalın...
Kumları savrulurken toz olup kızgın çölün Yalnız gecelerinde döner taşlar buzlara Tenin, nefesin gibi..., küllükte kalsın külün Nefesin kesilince konulsun omuzlara Ey fani yalnız ölün...
Ne, yazsın müellifler; ne, söylesin şuara Senden geriye kalan öyküler ki pek hazin Kanayıp duracaktır bağrındaki o yara Anıldıkça duyarsın yaşayanlarca mazin Tastamam on numara...
güzeldi güzel ötesi güzel dizelerdi saygılar benden hedai
Parlar bir yıldız her an, yansır tıpkı safirdir
Bakınca herkes anlar; gök mavi, yerse yağız
İnsanın dili bazen kötülüğe sefirdir
Başı belaya sokar, tutulmaz ise ağız
İnsan hep misafirdir...
her dem şiir,
güzelliğin rengi yine şiir
kutluyorum hocam
saygı ile...