ölümün göz kırpması;;
şevk ve istekle!
tutunacaksan Oğuz Atay ile tutun bana- müşfiklenmiş tuala boyanan boyaların has renklerine kavuşurken mavilikler, mavilikler derinden mavilikler! tutuşmuş bir gölgenin en idrak edemediği tek unsurken şiir’i Nazım bulsaydı kesin utangaçlıktan bir konyak’a teslim olurdum annem beni doğururken! önümüz Ağustos mistiklerin uçuştuğu kuşların göç edemediği rivayetlerin ortalığı el aldığı bir dünyanın en mesnevi dokunuşunu hissettim dudaklarının en çukursuz mayınlarına ayak basarken! duruldum- bir suyun duruluşu gibi anımsadım bir şiir okurken kekeme olduğumu babamda kekeme yalnızlığımda kekeme doğuşum keke*me! ölümün bir süt dolgunluğu kadar koyu olsaydı / her gece boğulurdum / her gece ölüm kusardım çocukken! ayaktayım. da nasıl oluyor bir sigara yakarken bir şarkı dinlerken ya da bir şiir okurken ölmenin ne kadar mucizevi bir kanat olduğunu bir kuşun kanadı kanarken azımsadım! |