konyaklanan beden
aşamayı umursamazsan, ölüm kıçının dibindedir.
koalisyen hezimetlerin arkadasında bir fermuar var terliksi hayvanlara benzeyen bir organik kadınlar bakireliğinden taviz vermeyecek kadar gururlu ki dökülen gözyaşları, dökülecek ter kadar masumdu ölmeyi diledim, ellerimi göğe kaldırdığımda. sesimin titreyişinde anlamıştım bir şiire geç kaldığımı bir nesneden ibaret kalmadığımı anlamıştım ölmeğin bir tür bulaşıcı hastalık olduğunu gidişinin arkadasın bırakabileceğin tek bir hastalık, ölmek kuş olmayı diledim Tanrıdan, bir tek sana kırılayım. bir eroinmana kurban oluşumunda tetiklenmişti kalbimin bir konyak adetine teyit edildiğini kriminal incelemelerde tek bir kalıntı bile seni göstermeyeşinde tek bir resital seni katılmayacağını tek bir ölüm, Tanrının elinde olduğunu anlamıştım sesinden sonra sesimin bu ülkede çıkmayaşını bir sineğe benzetiyorum. bu ülkede sesim çıkmıyor sesimin çıkmayışını bir silüete kurban verişimi belki de millet vekillerinin onay vermeyişini tutsak olan bedenimi bir hücrede sefer edebileceğimi ülkemde benimsedim. ülkem, ülkemi tanıyamıyorum? öldüğümde, cenazemi sabah namazında kılınsın. |