ÜZÜLME ÇOCUK
Yakın bir ses duymaya ihtiyacı vardı
sıcak bir el, bir köşeye sinmiş suçlu gibi odayı darmadağın etmiş gözleri hüzün kokuyordu... Hiç bulamadığını arar dururdu bir ana’ya takılırdı gözleri o bilmezdi; üzülünce mevsim sonbahar güller solar, hava hüzün kokardı... Dudak kıvrımında fırtınalar kopardı bu kente... Üzülme çocuk süt kokulu ellerini uzat bana sen fidan ben hazan Tomurcuk gözlerin çicekler açacak daha... |