Aşk Mavisi....İçimde esen sessiz bir meltemCanının buzluğa konulduğu gün gibi Uzaklara gelmen Ve yitmen Benden (Ben olan kendinden) Semalara ak düşen yokluğunda Bir damla sen, bir damla ben Yokoldum sandım taş sokaklarda... Etraf sessiz Ulur ışığa karşı... Deniz fenerlere kapatıldık Hatırlıyor musun oyuncak bebeğin ağlayışını?... Toz, kir, pas gibi Harama boyandı üstümüz başımız... -------------------------------------------- Gün geldi hürriyete ıslandık Gün geldi Galata Kulesinde kendi kendimi seyrettim (ben seni- sen beni) Gün geldi atıldık falezlerden aşağıya Arşimetin yazılar kaldırdı havaya Küçüktü o zaman sevdamız. Aşkı aramadıydık aç kurtlar gibi o zaman. Bulutlar son düdüğünü öttürürken Bağırdık zafere koşarcasına GEL BİZE AŞK MAVİSİ...... E F T E L Y A... (Akdenizi cebinde taşıyan kız...) |
bulduğumuzda da paylaşmayı beceremiyoruz.
Kimimize çok aşk, fazla acı ve ayrılık düşüyor.
Kimimize ise kaçışlar aşktan, unutuşlar düşüyor.
Kimimiz göz yaşı, kimimize yalan, sahte sevgiler...
Kimimize sevda şiirleri, kimimize sevimsiz yaftalar...
O gün,
sevda savaşı meydanlarında,
özgürce haykırdık sevdamızı...
Kılıcımızın ucunda esirdi zaman...
Ve,
vakti geldiğinde,
''Bulutlar son düdüğünü öttürürken
Bağırdık zafere koşarcasına''
Sonuç?
Kocaman bir soru işareti.
Değişik bir çalışma.
Yorumlaması zor.