Yapma Cık
Hayır çocuk
Dur Dokunma buruşmuş ellerime Bak nasıl da titriyorlar Gizleri öylece kalsın On beşimdeydim Bütün umutlarım boğazlandığında Bir odaya sokuldum Sonra soyundum Ben soyundukça ruhum giyindi Bu yüzdendir Geçirgen olmayışım Kan sızdı bacaklarımın arasından Kanayan etim değildi yalnız Benliğimdi kanayan Doğurdum üçer beşer Sayamam ki adlarını Uzağımdalar hepsi Kaderimi bölüşmekteler şimdi Hayır çocuk Öpme dudaklarımdan Çek dizlerini yorgun dizlerimden Okşama ak yüklü saçlarımı Gelinliğimi çıkarınca Ana oldum ben On yedimde ikizim On dokuzumda hançerim dünyaya geldi Hançerimdi çünkü Sevdiğime kaçınca otuzumda ben Dayandı böğrüme Hayır çocuk Çıkarma kalbimi yerinden Bulma sevilerimi sakın Bırak kalsınlar oldukları yerde Süzme gözlerimi Kaç kurtar kendini Bu habis ve ağrılı düşten Ölmedim lakin Çok canım yandı Öldü bildiler beni Gücüm yoktu aynı acılara Dönmedim geri Hançerim mahpustur hala Varıp eteğini öpsem Anlatsam bağışlar mı ki beni? Hayır çocuk Gelemem seninle Yürüyemem o kadar yolu İhtiyar bir kadınım ben Sığındım dipsiz Sığındım dost Sığındım gözlerim gibi bakan Nemli gözlerin kirpiklerine Paspas oldum Kürek oldum Çektim yarınlarımı En kötüsü yağmurlardı Gök gürültüsüydü Çünkü eskiden Sokulurdum erimin gövdesine Kaçınırdım böylesi günlerde varlığıyla Dövse de erimdi sövse de Korurdu yağmurdan gök gürültüsünden Hayır çocuk Örtme üzerimizi Boğulursun karanlığımda sen Kıyamam sana hiç Her gün geçerdim aynı yerden Görmüş beğenmiş beni Otuzuna henüz girmiş Terketmiş sevdiği kız Küsmüş kadınlara Benmişim onu uyandıran Güneşiymişim bir de Nasıl laflardır onlar? Hiç duymadığım bilmediğim Çaldı bir gece kapımı Soğuktu aldım onu içeri Şimdi anlamıyor Dinlemiyor bir türlü Açsam mı papatyalar gibi? İlişsem mi koynuna sevgiyle? Dinlemediler zamanın ilmini sözünü Bir ağacın kovuğunda gizlendiler Ölüm geldi ihtiyar kadını götürdü Sonra yine Öksüz kalmıştı çocuk Eskiden de öksüzdü sevmek Alışıverdi yokluklarına Susuyor aceleyle Gerisini söylememek için... |