Sinema Kılıklı Adam
adını söylemedi
yorgun bir gecenin sabahına alacalar yapıştıran esintilerdi sevilecek olan ben ve kuşlar ilkin uykusuz çocukları öperdi sonra damların bakışlarını bacaları siyah sanırdık kuşları üzgün ucunu korkutucu karanlığa yaslamış daha koyu bir adam sinema kılıklı adımlarla dolaşırdı pervazlarda inanırdık yolunun tükeneceğine güneş gelince ilk beyazlıkların içinde kederi ekmek kokan ve kaldırımları ısıtıp güne uçuran dev adımlı esmer tenli kalabalıklar buluşurdu tenhalarda sıkı giyinmiş yuvarlanmalar ve nedensiz bir boşluğun ilk çığlığını duymadan uyanırdık uçurumlarda ve artık hep sessiz duruyor komşu taşlar yılgın gölgelerin kırıklarını örtüyor mavi denize uzanan yollar inceliyor rüyama dönük bir de sönük bir barınak dalgalara takılan ne zaman görsem ağlayasım gelir bir çocuk arkasına bakınan. |
tebrikler