ben bir sırra şahit oldum Ali...
su değil,aşk değil,ölüm hiç değil...

bir cehennem yanıyor sanki şuramda
salkım saçak dağılıyor efsaneler
bir Hızır yetmiyor bana
bir İsa olmuyor bedenim
uçarken aklımın havarileri
bir Seyyid karşılar mı ki
… hüviyetsiz bu derbederi…

bir sırra şahit oldum ben Ali...
su değil,aşk değil,ölüm hiç değil...

yutkunuyorum dağları
içiyorum okyanusları yudum yudum
ne bir nebze tazeleniyor umut
ne bir kanat çırpıyor ölü kelebekler
koşuyorum atlaslar boyu
kaçıyorum ülke ülke kendimden
bir adım arkamda yine gölgem
olmuyor Ali...

ben bir sırra şahit oldum
su değil,aşk değil,ölüm hiç değil...

süpürüyor mevsimleri zaman
alıp götürüyor herşeyi bir anka kuşu
debelenirken taze ruhlarla arafta
ben sana meyledim sabrımı
seninle bilendim ben Ali…
keskin bir bıçak gibiyim şimdilerde
kime dokunsam kanıyor gözleri
kime yakınsam eriyor
toplayıp ensemden ruhanileri
avuç avuç sana bırakıyorum şifa niyetine…

ben bir sırra şahit oldum Ali
su değil, aşk değil, ölüm hiç değil…

tutuşturuyor dokunduğu herşeyi ellerim
gözlerim dinliyor uzaktan gelen sağır sesleri
yüzüme vuruyor sabrım tokat tokat
SIR SabIR’ da gizliymiş bilmedim,bilemedim Ali...

ezanlar çarpıyor avuçlarıma
tensel bir acı vurdukça vuruyor ruhuma
bir hafaza dileniyorum Yaradandan
bir de sırrıma mahfuz seni…

ben bir sırra şahit oldum Ali
su değil,aşk değil,ölüm hiç değil...

AYŞE IŞIK UYANIK
18 HAZİRAN 20123