Köyde 2- Çocukanamın südü inmemiş de halime içleri el vermemiş birilerinin, kimileri süt getirmiş kimi bebekli diğer analar emzirivermiş rastgeldikçe dağda-bayırda, olmadık yerlerde akranlarım “süt kardeşim” anam ırgat, babam amele hemen hergün ekin otuna, afyon çapasına evde kimse ilgilenmezmiş de heybe gözünde taşınmışım baharda, yazda tarlaya, harmana ezilmiş haşhaşlı şekersiz “somruk” ağzımda güneşin gözünde kalmışım ağlamaktan bitap düşmüşüm boğazım bıçılmış gıdığım yara ırgata eynelden çıkmak yasakmış kimse gelip yüzüme, ellerime üşüşen sinekleri kovamamış mecalim de yetmezmiş, başedemezmişim çile çekmişim ne adıma düğünler yapılmış ne koluma al-yeşil poçular bağlanmış ne balon, ne top, ne düdük ne de ağabeymin kıltopundan başka oyuncak gördük ne Hecaza giden dayılarımca teyzeoğullarımınki gibi oyuncaklar, hediyeler alınmış öğey evlat anam gibi, hor görülmüşüm belli öğey kalmışım ne üstüme bayramlıklar alınmış ne alınanlar üstüme oturmuş ancak; büyüklerime yenileri alındığında gayış, pontur, çorap, papba yıllar sonra da bez bir çanta sahibi olmuşum okula gidişimin üçüncü yılında sıradanlanmışım, resim: ilk "köyde ilk buluşma"dan ARKASI YARIN |