KEŞKE BİLSE
Ağzı olan, uluorta konuşur
Âdap bilmez, erkân bilmez, söz bilmez. Eğer onu, bir ehline sorsanız Hedef bilmez, nişan bilmez, gez bilmez. İnan gönlüm, ne yalıda ne yatta Gözüm kaldı doru, bir rahvan atta Beste/güfte, onun için alt katta Keman bilmez, tambur bilmez, saz bilmez. Devlet bile, terör ile barıştı Huzur için, bu ne güzel yarıştı Ana/kuzu, birbirine karıştı Kerpiç bilmez, duvar bilmez, derz bilmez. Yâr gönlüme, ılık ılık aksa da Şimşek gibi, şu kalbimde çaksa da Kaş altından, gizli/gizli baksa da Ebrû bilmez, müje bilmez, göz bilmez. Karakışta, hem terletir yandırır Ağustos da, hem titretir dondurur Erzurum’un, oluk buzun andırır Edâ bilmez, cilve bilmez, naz bilmez… 22/04/’13 Hanifi KARA Ebrû: Kaş Müje: Kirpik |