GÜNEŞ ve BALÇIK-(KİM BUNLAR?)-2
Uzaktan seyredince, aman pek de şekerler
Bir ipte bin bir cambaz, keklik gibi sekerler Perdedeki kuklaya dut göstersen susar da Suflör usta olunca tekerleme tekerler İstikbal göklerde ya, aşağı insin diye Yılmadan usanmadan alttan direk çekerler Onların lügatinde ayrıştırmak yok, ama “Ben”i “biz” yapanların iflahını sökerler Haylaz talebeleri bir tutabilmek için Fakülte kapısına profesör dikerler Söz ile anlamayan o malum odakların E- Anlayın diyerek, kulağını bükerler Yurdu kurtarsın diye, vatan evlatlarını Tankları, toplarıyla sokaklara dökerler Onlar bilir düşmanın nerden gireceğini Bursa, İzmir, Adana, İstanbul’a çökerler Çok yoğunlar çok yoğun bir değil ki işleri Sabah güneşi yakar, akşam yıldız ekerler Kalıbına bakınca adam görülseler de Bilen bilir bunları, bilen bilir ne “ker”ler O gün gelecek elbet, motor taşa vurunca Fır fır boşa dönecek, askıdaki tekerler. |
içeriğe ise diyeceklerim bende saklı kalsın.