//Hayasız Gülüşler//
...
]Ne oldu; dedin bana diyeceklerini, kustun zehrine de; başın göğe erdi mi? . Bir bak kim kaldı eskilerden, baba yadigarı eskitilmiş amcalar,dayılar komşular, hangisi ne götürdü Dünya’’dan, günah ve sevaplrından başka, . Oysa anlamaya çalışsaydın girseydin yüreğime, duymak istediklerinden gayrısını duyamazdın ki... inan bana istediğim bu değildi tam olarak,söylediklerimde, sebebe müsebbip değilim,günah keçisi hiç değil, . Uzaklaştık ne zaman birbirimizden,başımız bitten, ayrıldık hanemizden günümüz ayrı kalmadı dertten, peşimizde çakallar,paçamızda dişleri, çok çektik kudurmuş itten, hep bir yerlerimizi kırdık,korkup atlarken çitten, . Asude günler kaldı geride, ’’müsaitseniz annamler size çay içmeye gelecekler’’ kibar,beyfendi,hanfendi adam gibi adamlara hasret kalalı, gülerken ağlarızda,heberimiz bile olmaz birbirimizden. . Gidiyoruz kör topal,uçuyoruz sanaraktan, anladım derken anlamadan, sormayada utanaraktan, suya kanıyoruz susadıkça,içimizde yanaraktan, yalan yanlış dil ucu,hal hatırda soraraktan, ne oldu anlamadın değil mi; işine gelmedi... malesef d’’üzen de belli,d’’üzülende... Dünya kurulalı budur kanun nizam, birileri mutlu olacak diye, birileri ezilmeli posası çıkana değin, işine gelirse de olur gelmezse de, sana soran mı oldu sanki... oyunda oyun,seçiminde, seçilende aynı,seçende, kanun yapanda bir,kanunu çiğneyende. hani bir söz var ya; filler eğlenecekse ezilmeli çimenler... ağlayanlar hep olacak ki,hayasızca zevkine varmalı gülenler... yunus ça./ |