BU GECEHükümsüz bir aşkın içindeyim bu gece Gözlerim tutuklu kaldı özlemlerimde Ellerim kelepçeli Alevler sarmış dört bir yanımı Duvarlar sararmış bir yaprak gibi bu gece Tel örgüler ortasındayım Yangın yeri yüreğim Firar etmiş düşlerim Hükümsüz bir aşkın içindeyim bu gece Deli gibi yağan yağmurların ortasındayım şimdi Sırılsıklam ıslanacağım bu gece Son kez bir düş kuracağım Acının öfkenin dar/ağacına mutluluğumu asacağım Son kez bir adım atacağım Kimbilir belki şafağı görmem bu gece Ve kimbilir son kez bir nefes alırım bu gece Hükümsüz bir aşkın içindeyim bu gece Son kez ağlayacağım dertleşeceğim kendimle Bir kardelen gibi karlar ortasında açacağım İçimden sana yazdığım son şiirimi okuyacağım Son kez kendime sarılacağım, sana sarılıyormuşum gibi Ve son kez kirpiklerime resmini çizip yumacağım Hiç uyanmadan sabahı görmeden uyuyacağım bu gece Hükümsüz bir aşkın içindeyim bu gece Pimi çekilmeye hazır duracak yüreğim Belki yüreğim yokluğunda infilak edecek Belki paramparça dağılacak sensiz kaldığım bu gece Son kez kendimi bir uçurumdan atacağım aşağıya Son kez bir sigara yakıp dumanında nefessiz kalacağım Ve son kez Deniz’in dibine dalıp boğulacağım bu gece İbrahim DALKILIÇ |
Bir ip bir uçurum kenarındayım
Bağlandığım hayat ilmiklerini
Çözüp hepsini giden taraftayım.
Güçsüz bir aşkın neyi sorsam
Böylesi yoz aşkları kızsam
Neyim var neyim yok satım savursam
Yinede derdime bir çare değil
Örülmüş bir kement çekmişim belli.
Toplan artık yürek çek kılıcını
Dövüşmeye değmez mi aşkın uğruna
Mücadele ettiğin kadardır sevgin
Değilse bir çerçöp, bir saman alevi.
Anla artık gafil bu aşk değildir
Pes etmek yüreğe sokulan hançer
Kaldır başını yürü yolunda
Sevgiler boy verecek göz yaşlarınla.
Melik Haker tarafından 3/18/2013 11:58:45 PM zamanında düzenlenmiştir.