Kırk Yıl Sonra -64- Karadut / c
o bahar nişannamışlar, başka bir gonşu köye
halası deyvidiğinde ’-eyi olu(r) i(n)şallah’ dedim, ’- işallah, eyi olu’ yeter ki, ey(i) olsun.. Aşadudu ellerin oldu ne çare, içim gabil etmese de ’-eyi biri olsa” dedi halası, “o köyde gız mı yoğudu” zaten içim yanık.. sarılıp a(ğ)laşdık.. Allaha yalvardık.. bahtıyar olsundu gözeler gözeli Aşadudu se(v)mediği birine nişanlanmış. ayına varmadan bir başka köye gaşmış.. bilmen yalan, bilmen essah.. ’-ağası eletmiş’ dediler.. işdee nikah-mikah hakgetire hiç düğün nasip olmadı, bi(r) kepez bile gadersiz garadutuma Aşaduduma geçinememiş o köyde de her tefasında dönmüş bobaevine, garnı burnunda.. yollanmış bi(r) gece biri sırtında öteki guca(ğı)nda bobası yaşında birine yazzık etdiler valla, çoook çok yazık.. Aşaduduma adın gadir olmuş ne fayda gaderin gader olmayınşa bu gadar talihsizlik de fazla gadiler uğradı, talihsiz Aşaduduya yazzık oldu.. çok yazık valla ğözeller ğözeli Aşaduduma ARKASI YARIN karadut yemedim hayatım boyunca ne o rek ne o koku olmayacaktı asla |
bir birinin devamı zaten sıra sıra olması belli bir seri oldugunu gösteriyor
galiba en sondan başladım son degildir inşaallah
bu kadar aşktan haberde kagıtlarla iletilmiş dugulardan ıslak yazılardan sonra
birde bu kadersiz çilesini okuyunca çok üzüldük aşedudu ya
sonundaki ahalinin hali haklıca tabiki tavır ve sinirlenme kızgınlık olacak
kutladım yüregin sesini
kaleminiz daim güzelliklerle olsun
anadoluda çook böyle yaşanmış. bazen yaşanamamış hayatlar