Kırk Yıl Sonra -5- Aahh Ahh /e
.
hiç unutmam bi güz günüydü sabahın ayazında, belimde ekmek çıkısı Celeptaş’a taraf, Akmemedin peşinden terkisine binmem için ısrarı babamın ardım-sıra bakışı dönüp baksam görecekti, ağladığımı …. adım gibi eminim, dönüp baksam gözleri dolu dolu Allah biliyor ya hiç ardıma bakamadım gözümün önünde daha dün gibi belki geri döndü o dakika ama sanırım peşim sıra geldi yol boyunca, ünlese seğirdip gidip sarılacağım sımsıkı ne ben ardıma baktım, ne ardımdan çağıran oysa bize; başı dik dutmak, dönüp, geriye bakmamak, sana verilen emeklere boş vermemek, ananın-babanın hakkını helal etdirmek onurlu olmak öğretilmişti ahval ve şerait ne olursa olsun “onurlu” biz de sadece onurlu olduk başka hiç bir şeyimiz de olmadı zaten ihtiyaç da duymadık şükür zaten bir daha da görmek nasip olmadı rahmetliyi hala yanarım köyde kala da taş taşısaydım ömrü heba ettim hala yanarım şuramda bi sızı daima” …….. . |
ahval ve şerait ne olursa olsun
“onurlu”
biz de sadece
onurlu olduk
başka hiç bir şeyimiz de olmadı zaten
ihtiyaç da duymadık şükür
iyiki de böyle öğretildik.Yüreğine sağlık gardaş.seriyi bu gece bitiririm sanırım.İyiki pazarı uykuya sarmışım.Geceyi yazılarınıla onurlandıracağım.