Yanlış anlayanlara kibrit kullanma klavuzu
Hepimiz uzaktan memeli sayılırız.
İnanmıyorsanız kurbağaları sayalım; olmadı açık arttırmaya çıkartalım umuma açık sevişmeleri. üç kez orgazm olan beni doğurana kadar yumacak. Mızıkmak yok... çıkartın prezevatifleri sözlü yapacağım. Kırmızı nokta değil ergenlik sivilceleri bunlar. Sıksam içlerinden komşu kızları bile çıkar. Bu yüzden yüzümü sivilcelerimin içinde saklıyorum ya; utanıyorum... Biliyorum bazı çiçekler geğirerek açar yapraklarını. Leş gibi polenler saçılır etrafa; biri hapşırır, başkası hap fışkırır... O zaman kibritlerden bahsedeyim; ne âlâkâ deme, kapalı mısralarda şapka çıkartılır. - Ben diyorum neden terliyorum okurken! Önceleri yapboz zannederdim kibritleri; birleştirince ağaç çıkacaktı ortaya. Her denememde bir replik heyula’m olurdu: - Kime çekti bu çocuk? - Aynı anası! - Bir kere bizim aile ağaç dikmez, ağaçtan düşer. - Meraklanma, ağacı oluştursa düşer de bu! O "Bu" ben oluyordum. Ama seçemiyordum bunlardan hangisinin ben olduğuna. Bir kibrit kutusu, en fazla ama en en fazla kimya derslerinde kibrit kutusu olurdu. Tüm sınıf atomları ayıklarken ben önümdeki saç kütlesinde sıla hasreti yaşardım: tohumlaaar fidanaaa fidannnlarrr ağacaaa ağaçççlarrr orrrmanaa dönmeliii yurdumda - Oğlum kaç kez severken detone olma dedim sana. - Âşıktım hocam hatırlamıyorum. - Otur yerine 100.000 Bir mi çok sıfır mı/ tabiiki de sıfır - Yine kaldık bu dersten! Hepimiz İtalya haritasında çizmeli sayılırız. Sıkıyorsa çimdik atabilirsiniz! - Hocam İtalya, Viyana’ya tekme atıyoo Adımlarımız avrupaidir; biraz da memeli... - Hocam, istediğimiz savaştan başlayabilir miyiz? Tebeşir sıkmayın gözlerime etekli iskoç erkekleri geliyor aklıma. Korkudan olsa gerek ağda yapıyorum kaktüslere... Roma’yı olmasa da Rıza’yı yakma noktasına geliyorum. yine kibrit... Aldırmayın siz bana, kibritleriniz kesildiğinde çıkartın kutularınızdan elektiriği. Ve basın düğmesine mumun. - Ohh be dünya varmış! - Anne koş, dedemin gözleri açıldı! |