Gökyüzünün Utangaç MaviliğiNasılda zavallı güvercin kanatlı Ürkek adımlarını atarken Serçe kadar hafif serçe kadar hareketli yüreği Sanki dışarıya fırlayıp patlatacak gözlerini Oysa Senelerdir emek verdiği bu fakirhaneye Son kez Girecekti bugün Ve Son kez bakacaktı ihanetin raks ettiği duvarlara Gökyüzünün utangaç maviliği Bir daha güneş ışıklarında yansımayacaktı odalara Ayaklarının altındaki Kavak ağacından yapılma zemin döşemeleri Dudaklarından süzülürken son cümlenin damlacıkları Bir daha gıcırdamayacaktı Belki de Bundan sonra hiç ama hiç ağlamayacak Gözlerindeki son damlalara elveda diyecekti Susacaktı kadın Beline kadar uzattığı Siyah saçlarını kemik tarakla tarayıp Yüreğine sapladığı hançerle boynunun üzerinden keserken Belki de hiç konuşmayacaktı bir daha Suskularını geçmişine mezar yapıp Son bir kez daha bakacaktı Akşamın hüznü çökerken benliğine Hayatının üzerine Kaç çam kozalağı düşer bundan sonra Bilinmez ama Acı ve acımasız vaktin yağmurları Genç Fakat zamana yaşlı Bedeninin üstüne çoktan düşmüş O Son müzik çınlıyordu kulağında Dönülmez akşamın ufkundayım vakit çok geç |
Beline kadar uzattığı
Siyah saçlarını kemik tarakla tarayıp
Yüreğine sapladığı hançerle boynunun üzerinden keserken
Belki de hiç konuşmayacaktı bir daha
Suskularını geçmişine mezar yapıp
Son bir kez daha bakacaktı
Akşamın hüznü çökerken benliğine
Hayatının üzerine
Kaç çam kozalağı düşer bundan sonra
Bilinmez ama
Acı ve acımasız vaktin yağmurları
Genç
Fakat zamana yaşlı
Bedeninin üstüne çoktan düşmüş
O
Son müzik çınlıyordu kulağında
Dönülmez akşamın ufkundayım vakit çok geç
Çok güzel anlatımdı severek okudum,
Yüreğine kalemine sağlık, yürek sesin hiç susmasın....
Saygılar