Yar Firağı Ne Kadar Uzarsa Uzasın
Aldım elime beşyüzlük ibadet tesbihimi,
Birer birer çektim şanı yüce Allahın isimlerini. Hayırla doldurmaya çalışıyorum, Ha kırıldı ha kırılacak olan ömür testimi. Uzandım yatağıma boylu boyunca, Hasbihal edemedim sevdiğimle doyunca. İhlas ile tutunmak gerek yerin göğün sahibinin ipine, Can bedenden henüz ayrılmadan önce. Koydum sevdalı başımı taş misali yastığa, Kurumuş çatlamış ağzımı dayadım aşkın musluğuna. Şahit olsun melekler, söz verdim kendi kendime , Baş koydum yaradana giden yollardaki kulluğa. Dinledim vicdanımın sesini, Rahmani yollarda giydim sevginin fesini. Aşkın kızgın kum çöllerinde yol alırken, Allahın“Ya sabır”esmasıyla sildim gönlümün yeisini. Attım aşkın naralarını ulu dağların eteğinde, Ninnilerle uyuttum sevdamı aşkın beşiğinde. Karadenizde gemileri batmış misali olur, Seven sevileni tarafından terk edildiğinde. Çizdim kara kalemle yarin gül vechini aşkın tuvalinde, En acıklı destanlar yazılır sevdanın zevalinde. Okunma rekorları kıran doktora tezleri hazırlanır, Canı gönülden sevip de sevmiyenlerin hal ve ahvalinde. Oturdum sevdalılar meclisinde sessiz sedasız, Seven de seven de olmamalı arsız ve hayasız. Yalvarıp yakararak açtım ellerimi dua ettim, Seven kavuşsun sevdiğine bir an önce kazasız belasız. Getirdim sevda sürmesi çekilmiş gözlerimin önüne yari, Yorulmuşsa seven taşınmaz olur omuzda aşkın barı. Sevgili uğruna seve seve nasırlı ellerle ile ırgat olur, Boncuk boncuk terleyerek aşk ve şevk ile yapar her işi karı. Sattım aşkın pazarında sanki beleşe varımı yoğumu , Hediyelerin hediyesidir benim için nazlı yarin doğumu. Yar firağı ne kadar uzarsa uzasın, Bir gün mutlaka kavuşurum diye kaybetmem umudumu. Çıktım sevdalıların er meydanına gözü kara babayiğit gibi, “Seviyorum diyenler”sevda yolunda olmalı çok samimi. Sevdalının gönül gözleri açık olur her daim, Aşkın bahçelerinde akan boz bulanık suların bile görünür dibi, 04/Ocak/2013 |