orta sız(ı)Kar da yanar mı deme Beyaza kor düştü izinde Soğuk yanığı adımlarım aynı hikayeyi dolaşıyor bu kış da Hep üşüyor. Göğsüme ektiğim tohumlar çürüdü yerinde Ümitlerim boy vermiyor Ruhum ezildi ruhunun ağırlığından Cüce bir ümidi emziriyor sevdam Büyümeyeceğini bile bile. Yine de seviyorum bıraktığın izlerin üstünden geçmeyi Haramice giriyorum aralık kapılardan Cam kenarlarına ekmek kırıntıları bırakıyorum zihnimde Bir serçenin gagasını okşuyor ümidim Karnını doyuruyor Elhamdülillah deyip kalkıyorum bir düşten Bereketi eksilmiyor gönül soframın Başköşede kurulu yerin Bağdaş kurup oturmanı bekliyor. Gelsene! Yaraya tuz basmak değil de sevdiğim Tuzu uzatan ellerin acıtıyor canımı Gel gör ki en çok da onlar sevdiriyor Varlığı eza yokluğu eza bir yolu arşınlıyoruz birlikte ya çoğuz ya hiçiz ortası yok. |