ÜFLEDİM“İnsanların eksiklerini görmeye çalışan, kendi eksikliklerini göremez” Eksikliklerim benimle yaşayıp giderken, ben insanlarla uğraşıyorum İnsanların eksikliklerini sürekli dilime doluyorum Sanki eksikliklerimi, yanlışlarımı başkasında gördükçe kıskanıyorum Adeta baskın çıkmak için sürekli eleştiriyorum Eksiklikler, hatalar, sadece benim olsun istiyorum “Eleştirdiğim her eksiklik, hata, aslında kendi hatalarımdı” “Başkalarını eleştirirken, bilinçaltımda kendimi haklı çıkarışımdı” Hani, ayranım ekşi değildi Eksikliğim, hatalarım beni ben yapan benliğimdi Kendime tanımak cesaretini aradım yıllardır Cesaret bulduğumda aynada gördüğüm perişanlığımdır Anladım ki önceleri “aynalarım hep yalan söylemiş” Anladım ki “aynam karşımdaki değil, içimdekiymiş” İçimdeki aynayı astım karşıma Sustum, kustum, döndüm şaşkına Putlar gördüm özgürlüğümün etrafında Aklım köleydi tanrılaşan insanlara Putlarım atalarımdan bana hatıra “Dayatan, dayatılan” “Tartışan, tartıştırmayan” “Konuşan, konuşturmayan” “Değiştirmiş her şeyi, değiştirilmezleriyle” “Bağlamış her şeyi, çağdaş zincirleriyle” Yıkıp geçmek mümkün değildi köleliği Ödemem gerekiyordu tarihsel diyeti Borç ne zaman bitecek belli değildi Kural diyet adına insan önünde eğildi Tap, taptır Yap, yaptır Kap, kaptır Sap, saptır “Çağ, çağdaştır” “Bilimsel Tanrı, gerçek Tanrı’dır” Utancından kırılırken aynalarım Aklımı insana köle kılanlara hayrandım Eksiklerim ben değildim Hatam insana köleydim Bitmeyecekti diyetim Kurtarılan benimdim Köle kılınan benimdim Hâlbuki ben orada değildim Aklımı aldım avucuma Seslendim ona Ne zamana kadar tapacaksın insana? Bak öldü insan tanrın Bense hala yaşayanım Aklımı yaktım Anka kuşu misali Özgürlüğe üfledim küllerini 30.12.2012 - İzmir |