KARDELEN...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Yedi senedir okulda bir kez dahi konuşmayan, okumayı yazmayı bilmeyen ama onu tekrar hayata döndürdüğüm için bana minnet duygusuyla bağlı olan ve bugün bir kez bile sesini duymayan öğretmenlerin ağzını açık bırakarak: “ Seni çok seviyorum öğretmenim. Öğretmenler günün kutlu olsun.” deyip boynuma atılan öğrencim Kardelen’e…
Yamalıydı çorabı ve ürkekti bakışı Zemheri ayazında yorulmuştu Kardelen Küçücük yüreğinde yaşamıştı hep kışı Coşkun seldi önceden, durulmuştu Kardelen Güveni kalmamıştı ne gence ne yaşlıya Usanmıştı alaydan, söz etmez dik başlıya Her daim dik boynunu eğmez kara kaşlıya Hayatın zorluğunda vurulmuştu Kardelen Lâl olmuştu dilleri, sükûtu kırgınlıktan Pes etmiş tutunmaktan, duruşu yorgunluktan Bakışları üşütür, gamlıdır yılgınlıktan Ne zaman baksam hüzne kurulmuştu Kardelen Dışlanmıştı çevrede, üzerinde kem gözler Dağlamıştı yüreği acımasızca sözler Yolunu beklese de gelmemişti hiç yazlar Çığda kalıp güneşe darılmıştı Kardelen Tuttum onu elinden, aşıladım güveni Olmayacaktı artık ne söven ne döveni Fısıldadım usulca var artık bir seveni Var gücüyle sıcacık sarılmıştı Kardelen Seda YÜKLER/ Kasım 2012 |
Kardelenler bizi inşallah sizin dilekleriniz gibi takip ederler.
Şimdiye kadar herhal iyi yetiştirememişiz.
Saygılar.