Suskun Vedalar.. ( XVII )
Sustum mu, susturuldum mu
Diye sordu aynadaki yorgun yüzüne Sonra umarsızca omuz silkip Ne farkeder ki dedi.. Umutsuzca çevirip gözlerini Karanlığın baskın çıktığı ufuklarda Hayal bahçelerinin silinmiş izlerini aradı Heyhat tarumardı gülistanı.. Rüzgarla gelip fırtınayla gitmişti Bir kanadı kırık turna Bıraksam uçabilir mi Mesafeler uzun Avcılar insafsız.. Bir yürek, sürükleniyor Hazan yapraklarıyla Marmaranın kuytularına Dalgalar acımasız Rüzgar kırıyor içindeki sevgi dallarını.. Yüzünü kondurduğu yıldızlar kayıp Bulutlar kümelenmiş dolu dolu Gelin dedi gelin Birlikte yağalım Sizler gül yapraklarına, Ben bir vefasızın yüreğine.. Sevgi tohumlarını ektiğim dünyamı Suzuzluğa mahkum edip kuruttunuz Hadi gülümseyin hadi, utanmayın Mutlu musunuz?. Nafileydi feryatları, Ne varsa içinde aşka sevgiye dair Yükleyip bir sandala Bıraktı Marmaranın derinliklerine Oturup bir kayanın üstüne ’Göğe yükselen sigaramın dumanı, Maviliklerde yitmeye mahkum sevgi kayığım Artık dönmemek üzre hoşça kalın’ Kalktı, ağarmıştı tanyeri Önce ezan sesini duydu ’Ya Aziz Allah’ dedi kırk yılın alışkanlığı Elleri ceplerinde Yürüdü başı öne eğik Yenilmişti asi gladyatör.. Bir martı kanat çırparak geçti önünden Buruk bir tebessüm belirdi dudaklarında Size simit atma düşlerimizde yetim kaldı Dönüp arkasını uzaklaşırken kıyıdan Usulca mırıldandı kendi yazdığı ezgiyi ’ Adını dilimden atabilmirem, Düşüpsen yadıma yar yatabilmirem’ 18. 11. 2012 |
Sizler gül yapraklarına,
Ben bir vefasızın yüreğine..
Sevgi tohumlarını ektiğim dünyamı
Suzuzluğa mahkum edip kuruttunuz
MERHABALAR GÖNÜL DOSTU ;
ÇOK GÜZEL VEDE ANLAMLI BİR DUYGU PAYLAŞIMIYDI..
YÜREĞİNİZ VEDE KALEMİNİZ DERT GÖRMESİN.....
BAKİ SELAMLARIMLA.