Babam(sız) Çınar(sız) Gölge(siz)
Bütün ÇINAR Ağaçlarının gövdesine "Baba" yazalım hadi,
Gençler, başlarında kavak yelleriyle, Kavak Ağaçlarına nasıl kazırlarsa sevdalarını. Yapraklarını döken hazan kalbimize mevsim diye uğramışken hazır Tüm ÇINAR Ağaçlarının gövdesine "Baba" yazalım şimdi. Gönüllü savrulduğumuz tüm zamanlarımız "baba"mızın hasretinden yadigar. Kalbimiz sarsın özlenmekten kavrulan ellerimizle ANI’larımızı. Baba gibi yaslanalım bağrına ÇINAR Ağaçlarının, gövdemiz karbon yıkımı yaşlanmalarda, Kalbimiz Hasret karası kayıplarına ağlarken, gel bir ÇINAR Ağacının gölgesine saklanalım, belki görünmez oluruz da, unutuluruz zamanın kayıp sayfalarında. olmaz mı? o zaman, o zaman gelinceye kadar "mış gibi" yapalım. Avunalım o zaman. Avunmak bir yudum suya benzer çünkü susuz çöllerde. İyileştirmese de yaraları, "mış gibi" unutturur acıları. |
Babam yazalım, özledim yazalım...
Sen varken ne kadar kolaymış yaşam yazalım........
Küçük prenseslerini bırakıp giden babalara kızalım!?.. Bu kabarık uçuş uçuş prenses elbisemizle, hayatın çamurlu yollarında, üstümüze sıçratmadan nasıl yürüyebileceğimizi soralım..
................