Gece kırılmalarıİçimdeki sıkıntı neye dönüşecek bilmiyorum Dışarıda su dolu testi duvara yansıyor İçerisi kurak mevsimler Beklediğim Beklediğimiz bir devinme şeftali ağaçlarının altında Yağmur parktaki yaprakları seviyor Belki de yaprak olasım var Belki de gözlerimi kapatırım Kendimi görmek istemediğim için Taşlar ufalanıyor köksüz nehirlerin koynunda Az ötede tohum çatlıyor Ölecek Yaşayacak mı bilmiyorum Şimşeğin ateşi sarıyor beni Belki de tohumdur içimde kaynayan Ekmek tuzu neden çok sever diyorum Aynı sofrada ağladığı için mi ? Pencereyi açıyorum Avucuma temmuzda donan kuşlar düşüyor Belki de üşüyen benim karşısındaki Kendini kandırma Güneş anasının karnında gölgeye saklı Aynaya bakıyorum dudağım morarmış Zaman vermeliyim kendime Belki de yeşermiş olmak için yeşeriyorum Eşyalar eşyalara çarpıyor Tuval palete Palet renklere Ve ben hepsine Yak bir sigara diyorum içmeye devam Nasıl olsa sabaha daha çok var Hala burası karanlık Hala beni yakıyor kumlar Ve burada turuncu bir çiçeği tuza banıp çiğniyorum Öyle çok patikalarım var ki Patikaların içinde ben Saçlarımdan düşüyor kırmızı güller Rüzgâr kırıyor dikenlerini boynuma doğru Belki de kanamayı sevdiğim içindir Sağır uzandığım yatak Sallanan başaklar sağır Sadece yağmur var Tenimi esir alıyor Severek yağmura veriyorum kendimi Sonra sükûnet Belki de patlayacağım ama kokun yok Sesimle sevişiyorum Bulanık bir girdap beni içine çekiyor Perdeleri parçalıyorum Seni yeniden doğurmak için lac |
-take my voice with you
bir sigara daha...