felek işitmiş gelişini fısıldadı yıldızların arasından ikramıyla sevgi içirdi kalbime adını haykırdım yine fetih şenliğindeyim Şeyma
çıkıp geldin ansızın bütün mevsimler durdu ağustos sustu, gökyüzü yırtıldı sürmeli gözlerin süzülüp nabzıma vurdu umudum sana tutundu Şeyma
visal düşüydü yaşadığım savruluyordum gönül girdabında o ses rüzgarla mâverâdan estide dilimde fatiha sığındım sevdana
bu âlemde toydum sana gelişim tevekkül kanatında aydınlandı bir bir burağım melâlimi oku yağmur sesinde Şeyma bir çelmelik ömür benimki o’da sükûta süzülsün
şüphesiz kan çalacak geçmişimi ve yaşlanmışlık var ay ışığı dehlizlerinde yüreğim alacalı aydınlık merhem ol bağrımdaki ağrıya yağmur hürmetine hasrete kadar
Şeyma karlı dağlar insan sesleriyle burulmuş duvar o yüzden dalıyorum kerbelâ toprağına mızrak saplanıyor şarkın üryan çöllerinde kızıl yeleli atlar yürüyor üstüme zambak yangısıyla ve artakalmış rûh bir dirimde çözümlüyor en gizli isteğini en giz isteğim sensin yâr.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şeyma şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Şeyma şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.