Ruhumİlk defa Belki de ilk defa ağlayacağım aşk Alnından geçerken Kanayacağım Kanatarak Duruş Sana bağlanmanın kıvranan hazzında Gözyaşı olsun Biliyorum en çok sen vuracaksın Ve Düştüğümde tutacaksın Yazgı Anların toplamı Ne istersen söyle Topraktaki ölü kemiklerimi Sen ısıtacaksın Girmişken ruhuma Gider miyiz bilmem Gitmenin güzelliğinde Silik görüntülerimiz olmayacak Bizi saran bir şey var Ölümsüz fırtına tanrısının kollarında Uyumalıyız Bilirim Büyük ırmaklar sesli ağlarlar Bir sabah vedası Ellerimi açınca yağmur dökülür sen diye Geçer oluktan Damlayan su Sereriz kalbimizi güneşe Güneş red eder zamanı Kapadığımız kapı İki yana açılır Boşluğun oluşu Ve suların çarpışmasında gürültü çıkar Bükülmez Kırılır sadece Derinden derine Ölümsüz akış Bir bölüm Veya bir replik Yalın Sonra ateşten Tuz Buz Katı Sımsıkı Korkarız korkularımızdan Ömür geçerken Gökte ay Dallarda yağmur Buğday serelim ötelenmiş kargaların önüne Acıyı dudağa batırıp emelim Kanan çocuklar gibi Bir rüzgârın didişmesini sevelim Delinirken göğsümüz İçimde akan bir şey var Bir başkasının göremeyeceği Ben biliyor ve anlaşıyorum kendimle Çünkü kazıdığımda kendimi Jiletin keskin ucuyla Altından sen çıkıyorsun Aysu |
Sayende yine hüzne boğulduk.
Jiletin keskin ucuyla kendini kazımak. Güzeldi.
Bu şiirle demlenmek var şimdi.