adresHaziran bitmemişti Sıcak ve nemliydi akşam Sesinde örtmeye çalıştığın keder Ben burdayım diye çığlıklar atıyordu Sen iyiyim diyordun Ben inanmış gibi yapıyordum İnanmıyordun İnanmadığım gibi iyi olduğuna. Kırılgan sözcükler düşüyordu dilinden Dilini kesiyordu düşerken Ardından göğsüme saplanıyordu Senin ağzın Benim göğsüm kanıyordu. Akşam kırmızıya çalıyordu sesimizle. Susalım dedin ve sustun Konuşmak isterken ben Daha çok yaralamak istemediğinden Daha çok yaralanmanı istemediğimden Sessizliğe sarıldık Ölü güller gibi sarmalayıp soluksuzluğumuzu. Adresine gönderilmemiş mektuplar taşıyoruz koynumuzda nicedir Yarın postaneye gidip yüzlerce pul almak istiyorum Ve yüzlerce zarf köşedeki bakkaldan Birazı senin, birazı benim için. Sahi, adresin neydi? -hayır, söylememiştin- |
sevgimle