Git Ve Yine Bitme
Ben dokunamadım sana.
Bilmem ben dokunmayı , ben şairim. Bir şiirden anlarım bir kitap okurum. Cevabını bilmediğim soruları yöneltmeyin bana. Ben anlamam , ben bilmem , ne denli olursa olsun gelmeyin bana. Ben dokunmamıştım ona. Bu yüzden mi dokundu yazdıkları ; gözlerimdeki pınarlara. Oysa ; Şiir gibi gözleri vardı. Yazıldığı gibi okunması bir ömür sürerdi. Adeta masala benziyordu sözleri , böyle dinlerken uyumamak elde değildi. Uyudum , uyuttu beni masallarıyla. Uyurken rüyalarım-daydı anlık da olsa hiç yalnız bırakmamıştı beni... Halbuki uyutması bile güzeldi. En çok saçlarımı severdi ,o okşardı ben uyurdum. o saçlarımı okşardı. Bazen uyur gibi yapardım sırf elleri saçlarımda biraz daha dursun diye. O saçlarımı okşarken Eylül uğramazdı hep bahardı , çiçekler hiç durmadan açardı. Bir pazar akşamıydı soğuk , puslu ve karanlık. Olabildiğince korkunç. Ürkütücü. Issız. Sonra ansızın gidiyorum dedi. Son dedi. Baharın sonu gelmişti oysa daha boyunlarını bile eğmemişti karanfiller. Yanılmıştı bu bahar bütün çiçekler. Eylül gelip çattı da ben çatmadım kaşlarımı. Yıllarca saçlarım öksüz kaldı. bense yetim. Aramadı , sormadı. Ne haldeyim nasılım dönüp ardına bakmadı. Uzun zaman geçti aradan. Yıllar yılları kovaladı. Utandım hal hatır soramadım. Saçlarım öksüzlüğüne renk kattı. Martı tüyleri birikti saçlarıma. Güvendiğim dağlar dile geldi yol oldu yokluğuna. Eşe dosta ’olmuyordu, yapamadık ,hep benim hatam çok üzdüm onu dedim.’ İhanetinden söz etmemiştim. sonra bir gün gururumu yenip galip geldim. Aradım. sustu. Özledim dedim. Yine sustu. Özledim dedim. Gel bir kaç gün kal bende. Gururum susuncaya dek kal. Biraz daha yedir ayrılığı şu bitmek bilmeyen gecelere. Duvarlar sen olup konuşmasın. Sen yanıma ol yalanların uyutsun beni yine. Ben ; İhanetini bile özledim. Gel bir yara daha aç sırtımda , sonra git ve yine bitme. Herkes bitsin de sen bitme. Sus , git ama bitme. Doğan Yücetaş |