5
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
1722
Okunma
Esila
Kaptan’a..
Esila’nın gözleri kapanınca kıyamet kopardı
bir gaz lambasına çakmak arardım bir
dünya’ya döktüğüm benzine arardım
çare arardım bakışlarından dökülen kedilere
süt olur dökülürdüm ağzından öyle yala yut
akşam sersemletirdi beni akşama küserdim
geceler bir misket gibi devrilirdi gecelere düşerdim
yollara bir su birikintisi olurdum
ayaklarımda rembetiko çalan garip çocuklar
aşk pahalanırdı birinci el dudaklarda
Esila’nın aklı karışınca dağ dağa gülerdi
bir tavşan uykusuna batırılmış olurdu aklım
sizi sevmem bir problem olurdu çözemezdim
bir düğüm olurdu yutkunuşu kaşımın ortasında
şelale olur giderdim ağaçların gölgesinde
cinayetin kesik parmaklarında suçlu olurdum gülümseyişine
kapatılırdım cezaevlerine bir suçum olurdu böyle sevmekten
kayığa bindirir onu her gece evine götürürdüm
evin kırmızı perdeleri siyah olurdu görürdüm
tadilattan yıkıma uzanırdı bir devlet
ben onunla bir uykuda müebbet isterdim
Esila’nın burnu Allah’a değerdi
onu özlerdim bir hırka üstünde dururdu
ama nasıl dururdu bir ben bilirdim
başkası bilse hırkaya küserdim
ben yalnızca bedene küserdim ruh benimserdim
ayazlı mı marazlı mı saçları bilemezdim
girerdim koynuna koynu beni ister miydi
girerdim karanlığa karanlık güzel miydi
alkışlar duyardım her sahneden indiğimde
ölüm öyle mavi, öyle güzeldi
siz onu sevemezdiniz merdivenleri çıkarken
ben adını sayıklardım uyumadan önce
uyuduktan sonra fenafillah şekilden şekile girerdim
rüyalarıma bir traktör çökerdi kaldırırdı
bir denizin kıyısında bata çıka girerdi bir
alfabe kısıtlanır öğretmenlere gömerdim şiir
Esila’nın gözleri söndü mü uyurdum
o yoksa kimsesiz kimim kimin
herkes herkesin herkesi
Payanda
5.0
100% (11)