13
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1360
Okunma
_eski çandan bardak hikaye/sinde
yirmi dört devir zaman yinelemeli_
gizli kıyıma vuran dalganın köpüklü son nefesi
soğuk kuma veda ederken us-ulca
zorlamanın anlamı yok sus ayım artık!...
şeytan minaresini bile saklamış benden görmez misin?
boşluğumdan akıp giden yaşam...
bak şafak vakti denize
gözümün ardımdan doğan sabah yıldızı
ilk tozunu serperken sıcacık
bir martı süzüldü dalgaların arasında
ha taştı ha taşacak kabarmış bağrından
_ yumru olmuş çıplak sözlerim/yasım _
yumru olmuş çıplak ellerim
altın hırkasına sarılmış denize savrulan saçlarım
sırtımdan gülümseyen güne değil
yanık iç çekişime üşüyorum
17/10/07