DÜŞÜN Kİ...şaşırdım durakları, trenleri kaçırdım. pişmanım kalbini lilith’e* satmış dindar kadar. son dergâhı terk edilmiş dervişlerce hırkasızlaştım. kanım çölde yitmiş su gibi yadırgıyor kalbimi. günahı çok birikmiş bir günah defteriyle avuçlarımda usandım peşin sıra koşmaktan bunca zaman taahhütlü bir özür dilekçesiyle dudak uçlarımda vicdanın kapısını çalmaya geldim bu kez, inan. gizlenme ve gizlemeye çalışma gizlediklerini ne de suçluluk yükünü yüklen âciz omuzlarına; bilirim, ben ittim, uçurumlara ben attım seni, ben düşürdüm seni yolların en yolsuzlarına. bilirim elden ele gezerken neler çektin sen, koklanıp unutulan çiçek, kirlenip atılan selpak; geberdin sevgisizlikten hep sevgi dağıtırken mutluluk tası oldun mutsuzluktan boğularak… utanç yollarının keskin virajlarında hep o ses yankılandı da can evinde rüzgâr almış yangınca; sandın ki, yıllarca o sesle çağırdı seni herkes, sandın ki, yıllarca onun adımları koştu ardınca. unut, demiyorum sana, peşini bırakmayan o sesi, unutma zamanı değil, düşünme zamanı şimdi: düşün ki, benimdi sana sarılan o kolların hepsi, düşün ki, seni öpen o dudakların hepsi benimdi. _________________________ * Lilith: Talmud’a göre müthiş güzellikte yaratılan ilk kadın. Âdem’in Havva’ dan önceki karısıydı, ama ona itaat etmeyi reddetti ve şeytanın tarafına geçti. Kadınlardaki tüm olumsuz sıfatların taşıyıcısıdır: baştan çıkartıcı, fahişe, cadı vb. Havva’ya günah elmasını yedirten de odur. |