yandı bitti gül oldu
ve insan bozuldu
tamiri mümkün olmayacak şekilde kalp çürüdü et koktu kemik kırıldı güle pas değdi bir akşam vakti bülbüle pas geçti mutluluk ve insan bozuldu akan su pislik tuttu akacak kan akmaz oldu ruh kokuştu insanlık yerde kaldı tabutu üç beş kişi aldı sırtına üç beş adam gibi adam toprağı karga kazdı toprağı kepçe örttü insanlığın üzerine cesetlerinin üstünde köpekler dolaşır bugün çöplüklerinde aşıklar kaybettiklerini arar dilenciler sokaklarında sevda dilenir aşıklar aşk dilenir yağmur isli mi isli yağar misli misli kuşlar ötmez olur uçmaz olur karanlık sarar boydan boya gökyüzünü sicim sicim hüzün sağılır bulutlardan insanlığımızın üstüne bu ecel vaktidir dünyanın surdan önceki haldir kızılca kıyamet bir koşturmacadır zaman çok hızlı çok ama çok doğup büyüyor anında bebek büyüyüp ölüyor anında çocuk yaşlısı genç genci çocuk çocuğu bebek bir dünyada kızılca kıyametin arifesinde bir gram dahi tebessüm yok suratında palyaçonun el güler haline kendisi ağlar hali pür melaline insanlar konuşuyor etrafında o kadar konuşuyorlar ki sağır oluyor duyanlar insanlar susuyor etrafında o kadar susuyorlar ki sağır oluyor yanında duranlar bu ecel vaktidir gülen ağlıyor aslında ağlayan gülüyor demektir bir alem ki yokluğun kenarında ha düştü ha düşecek yok olacak bir tatlı melodi gibi kalacak fani alemde ıslığımız, parmak izimiz gibi bir gün ıslığımız kesilirse ıssızlığımız başlamıştır demek az yemek az içmek az uyumak budur ancak nefsi terbiye etmek gitti gider tenim uçtu uçar ruhum kantarında hüdanın kan ter içinde kalır adem işte sana doğru yol ey kulum nefsine nefesine dikkat et kulum ecel vaktidir insanlık çoktan taziyeye durdu hakkı aramak için insan içine döndü içinde kor ateşe döndü yandı bitti gül oldu bir ilkbaharda öttü bitti bülbül oldu gülistanda her şeyin evvelinde insan bozuldu sonrası yok, virgül virgül bozulmalar sürdü bozuldukça çözüldü muamma çözüldükçe bozuldu bulmaca bu ne zor imtihan bu ne zor bir cehennem sırattan geçmek kılıçtan keskin buzdan daha buz, ateşten ateş eşeledikçe eşele insanlığın kabrini izi kalır mı yarına adem olmayanın bir gönle hücum ettiyse bir kalbi viran ettiyse bir ruhu incittiyse adı kalır mı sonsuza ve insanlık öldü bu şiir talkınıdır tak takır kıvamında sür sürüştür ecel vaktidir azrail gelir ve son espriyi patlatır kimse hayattan sağ kurtulamaz. |