hançerzaman soylu mağarasında ısıtır çocuklarını sorma artık neden tüm yetimler zamansız ölür hançeri bileyensin parmak boğumlarından geçmez “esaret” kuyularında yosun büyüten yalnızlıkların vardır senin kibritin hep ıslak damarların tortulu dizlerine düşersin / yaralanır yeryüzü iklimine inme inmiş ormanlar tutuşunca kuş ordusu çığlıklanır gök kurşun bürünür de kilidini arayan anahtarlar da çürür ölümün kır kısrağı kişner bir zaman hançerini bilensin ellerin büyür kınalı gözlerine sığınırım gece vakti üşüyünce çırçıplak / öksürüklü / ve ürkek haykırışlarım yoğuşur saçlarına sevgili seni böyle benden öte / hangi yıldızlar büyütür bebesinin diline paslı hançer sürer havva bilir hançer ölümün dil zulmün çocuğudur ılık ırmaklar dilersin gönlünce yıkanmaya ben seni dilerim ılık ırmaklar içinde söz mühürlenir Cemil KURT 03.02.2012 |
digerleri gibi
zamanin eskitemedigi kelimelerle... sonsuzluga :D