...diye...
...diye...
küçük ayaklarımın altına ipli teneke ökçeler taktım mutlu ve uzun baktım az çıkarttığım seslere. benimdi bulut kanatları benimdi martıların. varsın benim olmasın bıraktığım iz dönüp arkama bakmadım. nicedir kalem kaldırmadım hayata bulandırmamak için suyu çay bile demlemedim iki gözüm önüme aksın kenarında bir çift ceylan nergiz açsın elvan elvan... çok mu zaman az mı zaman geçmiş de kalabalık mı... aç martısıyım bu şehrin haylazdır kanatlarım ardımda talan deniz önümsıra dalgakıran... çarptıkça ayın yüzüne bin parça. ağlayım belki iflah olur sularına tuz bulaşmış gülistan. hangi dip şarkılarında simin saçlarını tarıyordur eftelya... hangi gazeli çalmıştır kandırıp bülbül kanadımın tozundan delişmen seherlerde. ellerim ellerim çarptıkça birbirine gamzesinde kaybolur yalınayak bir çocuk. |