20
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1579
Okunma

Gökyüzünde gezerken şiir girdi düşüme
Verdi yün hırkasını dedi aman üşüme
Aldırma korkma sakın başına üşüşüme
Alıp kaçmaya geldim paranoyak zamandan
Üzülürüm inan ki yok yere ağlamandan.
Mürekkep içti kalem gecenin siyahından
Ay nuruyla kutsayıp kurtardı günahından
Çıkarttı dizeleri acıyan cenahından
Köküyle gül yutturup yırtarak boğazımı
Al kanlara boyadı bu gece son yazımı.
Rüyalara köleydi aşığa meydi gönlüm
Anlatmam mümkün değil acayip şeydi gönlüm
Yük taşıyan garip mi bilmem ki neydi gönlüm
Gökyüzünden toplayıp tasımı tarağımı
Aramaya başladım yerde esin bağımı.
Otların arasında güllerin şebneminde
Karınca yuvasında yaş toprağın neminde
Daha güneş doğmadan bir seher döneminde
Elimde kalemimle kurcalayıp her yeri
Başlamıştım bir defa dönmek olmazdı geri.
Yorulmak ne bilmeden koşa koşa peşinde
Yanarak şiir sesli ecenin ateşinde
Saatler nehir oldu sabahın güneşinde
Uykumu haram ettim düşlerimi yitirdim
Tekrar beklerim dedim şiirimi bitirdim.
5.0
100% (22)