Bir Kadın ve Masal
Bir varmış
Bir yokmuş diyerek başlamadı seninle yaşadığım masal... Nesli tükenmek üzere bir aşk Son nefesleri yılgın ve yıkılmış yalnızlıkların koynunda vermeyi bekliyor... Kimsesiz.. Bir kadın gördüm Gönlü cennet bahçesi, Gözleri derya denizi... Yüreği amansız ve zamansız kanatılmış Buruk bir aşkın esiri... Ahhh kadınım! Değmeyecek çektiğin çileye Gönlündeki derin yaralar... Biliyorsun! Sen ölesiye seviyorsun Helal zannettiğin aşkı... O hatırladıkça seviyor Vaktinden arta kalanı... Gör! // Adamın biri Zamansız bir çığlık attı Aşk’a Sonra Kadını ile göz göze geldi Usulca Bilinmezliğin orta yerinden çıkan his Gönüllere kondu bülbül sesinde ve aşk dans etmeye başladı Ömrüme denk kadınımın izinde... Oyun mu bu? Yoksa bir rüya mı? ... Büyülendim... Güzel gözlerine düğüm düğüm bağlandımda Yüreğine ölesiye düğümlendim kadınım... Varlığıma değer kattın Yalnızlık renginden başka biraz beyaz biraz kırmızı.. Beyaz sana olan masumiyetim Kırmızı yüreğine olan aşkım Oysa sen Gönlümdeki gökkuşağısın bugün... Aşk dediğimde Çiçekler açıyor gönlümde ve selam duruyor güneşine.. Sana.. Umut Emsali görülmemiş bir mutluluk seninle... Yaşadığım toz tutmuş acıların ve gönlümün aşkla evet dediği insanların ardımda bir gölge oldukları gerçeği sahile vurmuş bir deniz yıldızı kadar Buruk... ve unutulmuş... Sen buruk acıların ve toz tutmuş geçmişin Üzerine beyaz çalan kadın.. Hoşgeldin yüreğime.. Sen.. Gönlümü aşka boyayan kadın.. Hoşgeldin ömrüme.. Sen.. Kadınım.. Yüreği öbür yarım, Gözleri sevda yolum.. Hoşgeldin... |