SIZI (...)
Ey gözlerinin zifirine vurulmuşluğum
engerektir koynumda yokluğun!... (...) Aramıza kıvrılan kahrolası hasretin azaltıyor beni her an yine ben olmuşum savrulan dağlanır sol yanım sızından!... gidişine vuran her dakika ölüyorum kahrımdan!.. yitmişsin... bitmişim... bin asırlık efkar kaldı ardından... (...) Kaç kez tutunacağım kendime kaç kez yumacağım gözlerimi başımdaki hayaline.. kaç kez dirileceğim ölüp ölüp daha kaç kez döneceğim pervane misali... de hele bu nasıl bir zelzele?... (...) Göçebe bir koçerim rotası yırtılmış yönsüz rüzgar savrulup ötelenmiş yörelerin kanayan yüzlerine.. kavrulmuş umutlar serpmek isterim lakin yüreğine müebbetim!... beterim ha beterim... (...) Yüreğim menziline girdi gireli ben bilmişim içerimdeki seni.. çıkmaz sokağına girmişim ihbar etmişim soluksuz kederi k/anıyorum.. sen yerimden vur beni!.. bekliyorum... yoluna ziyan etmişim kendimi!... ... |
sen ne güzel yazıyosun böyle roz.