Canım’a...







Gidersin öyle başka bir kentin panayırında
biçilmiş yaşamına...
şehir bana küser/gözlerim yollarına...
geriye ellerinin sıcaklığı
göğsümde sızı...
nasıl da ısrarlıyım bu sevdanın arsızlığına...


Piya’m...
bunca kokuşmuşluğun ortasında yalnızlığım!
tandırda ekmeğim
ateşte çayım...
ah sılam benim/toprağım...
söyle Hak aşkına...
nasıl dönerim çıkmaz yollarından
böyle kaçıp kaçıp arındığım!
sen olmuşken sığındığım...
Piya’m...
anamın sütü kadar ak...
hasretin kuraklığım!


Gidersin...
ardından yetim çocuklarınkine benzer bakışlarım...
artık kaldırımları düşmanımdır bu şehrin...
kaybolur adımlarım!
içimde bir ayaklanma/sorma ha sorma!
sensiz kendimden ırağım!


İçimden göçebilseydin
belki böyle boşalmazdı milyon nüfuslu şehir...
geceler böyle tünemezdi üstüme
kesilmezdi soluğum!
içimden bir geçtin
göç etti ne varsa senden başka!
şimdi bu ıssızlıkta nasıl yaşarım?


Piya’m...
adından başkası dilime haram!
ne zaman dönmeye kalksam
sen yerinden tutuyor sevdan!
senden ayrı her nefes ömrüme ziyan!
bir tek ellerin Piya’m...
bir tek ellerin oluyor yaramı sağaltan!...


Gidersin...
kederin en karası sarar her yeri...
ne göğün rengi aynı kalır
ne de gözlerimin rengi...
ak güvercin uçmaz olur gidişine gönül koyup...
boynunu büker kır çiçekleri...
sevmiyorum bu mevsimi Piya’m...
sevmiyorum!
gidişinle geliyor her seferinde...
bir yanım zemheri/bir yanım cehennemde kor...
acın ki yüreğime mahşer yeri...


Piya’m...
senden geriye hiç bir şey kalmıyor işte
ben de kalmıyorum senden geriye...
koy yalnızlığımı yalnızlığının üstüne
emanetimdir...
Piya’m...
mutsuzluğumun yoldaşı...
hüzne sevdalım...
nice kahpe pusuda mavzerim!
dünyaya savaşım...
kavgam benim!...


Sensiz bu kavgada yenik düşerim...
...
..
.