YorgunluğumÖyle yorgunum ki, Şimdi kapatsam gözlerimi, Hani diyorum açmasam bir daha, Mahşeri bekleyen yalnız mezar gibi, Dinlesem sadece rüzgârda sallanan kuru otları, Ağaçların hışırtısını, yağmurun sesini, Gökyüzünde kanat çırpan turnaları, Karıncaları, solucanları, böcekleri dinlesem, Diyorum da, Ne zaman gözlerimi kapatsam, sen düşüyorsun içine. Senin olmadığın senli zamanlarda, Kırgınlıklarım denizleri doğurmuştu, Sandal sefası şöyle dursun, Sahilinden bile bakmıyorum, Bir dalganın içinde boğulurum diye. Ulan koca denizin içinde bir balık bile yok, Yakamoz nerden olsun, Sahile vurmuş birkaç solucandan başka, Onlarda kargalara yem olur, Mavi bir sonbahar sabahında. Çok küçük bağlanıyorum bu günlerde hayata, Bedava yaşıyorum öylesine, Kimi zaman bir kirpit çöpünde, Aydınlanıyor dünyam, Alevi sönmeden yüreğime bakıyorum, Ulan içinde hala sen varsın, Karanlık gecelerde mum alevinde, Düşlerimde hangi yola girsem, Her sokak başında sen bekliyorsun, Eski evlerin cumbalarındaki, Camgüzellerini kıskandırıyorsun, Kaldırım saksılarındaki menekşeler sana bakarken, Bahçelerdeki güller boynunu büküyor, İşte o an ben coşuyorum, Tüm gücümle sana koşuyorum. Ayak seslerimiz kaldırımlara yapışıyor, İşte o an, Kulaklarımda sesin çınlıyor, Gözlerimi kapatıyorum, Seni dinliyorum, Dinlerken gülümsüyorum. Anlarda hep sen varsın, An dahi olsa aklımdan çıkartamıyorum seni, Seni düşünmekten gözlerim üşüyor, Uykularımın bile içindesin, Sensizlik ne büyük sarhoşlukmuş, Yokluğunda alkolik oldum, Sensizliğin günahkârıyım biliyorum, Tövbekârda olamadım hala, Olsun, Onca günahın arasında, Bir sevabım sensen, Bırak kararı mahşerde Tanrı versin, Orhan YILMAZ |
Yüreğinize sağlık
rose26 tarafından 9/25/2011 10:30:59 PM zamanında düzenlenmiştir.