dört kibriitt
bıraksalar
bütün kumlarını kavuracam dünyanın camdan pabuçlar yapacam camdan içine bi güzel gelincik akıtacam gelincik gidincik yollar yapacam camdan tuğladan. elbet bu denizin başka bir kıyısı olmalı kıyısında bana benzer bir akşam, akşamında iğdiş iğdiş dökyüzü yıldızlar sallanmış mendireklerden. ayağına kadar gelmiş dalgayı teper mi insan ayakkablarım var diye parmak ucuyla. oysa ne güzeldir oysa bi köpüklük iz bırakmak ayak ardı ardına. heeyy yeni düştü mehtap taze yakamozlarım var isterseniz bi sandal bi taş plak... ister dinle ister tak ipi boynuna serin suların kollarına bırak kendini balık sanırsın... us ta kaldı acemi çığlıklarım... bin yıl var sol yanımdan sekmişti nazar kanırtmıştı umudumun bir ucunu kanadı kubat mı kubat bir turna bırakmıştı geride yaralı. sırça kafeslerde eyledim ben onu bin yıl var tastamam her gece ur dan lagaş tan yazgılar söktüm mermerden kazıdım rüzgar rüzgar kulaklarına he billah... bıraksalar şimdi şimdi bütün postaları toplayacam tek elden tatar olacam bi kendime dağıtacam iadesiz taahhütsüz mühürsüz sebepsiz başımı dizlerime yaslayacam... hayır istemiyorum kağıt mendil evet seviyorum yaprak açan çiçek açan kiraz açan dalları. şöyle böğürte böğürte yurttan sesleri şöyle inlete inlete yurttan sesleri aman da kalktı göç eyledi avşar ellerii ferman padişahındı anladım dağlar kimindi... |
gizemli bir yaklaşım
tiryakisi olunacak bir sayfa
sağlıcakla