GEL…Sorma Sorma öyle gelişi güzel hesabı hallerimin Dayanamayıp ta sarmaya Sarılmaya çektiğim el Zorlanmadan Ve de fantastik duygularımı Ulu orta bastırmadan Sarıp sıkı sıkı kendime doğru çektiğim bir bel Keyiflenmeyecek derecede Yarınını da düşünemeyeceğim sonra Ne biçimse aldığım antibiyotikler yararsız Boşu boşuna Dış zırhımı delerek verecekleri gram gram serumlar faydasız Soracaksan gel Sorgusuz sualsiz Hele cesaretinle gel Göreceksin bastırdığım duygular İfade edemediğim tümceler birer sel Ve nahifleşmiş Bozguna uğramış Düşüncelerim az biraz yabani bir yel Hesaplayamayacağım değerde/değerlerde Fışkıracak sana ispata hazır Ah be Hızır! Gel Gel de beni altıncı yedinci katlarda Dışarıya bakmaya mahkûm pencerelerde Bir seher vaktini Bir kuşluk Öğlen İkindi mi ? Olsun önemli değil zamanı Kurtarmaya gel… Oy nafakasız benden ayrılmaya hazır kurban olduğum Yar yadigâr kalmadı bir kan Fırlatıverecekse dolu dolu bir eksen Bildiğim şu boş eksen Artık gelsen de Yardımcı olsan da Bu bendeki ben’e Çelimsiz hesapsız kalışıma Ne doktorları tanık koy Ne de yakın akrabalarımı mihnetli yardımcı Bir yıldırım çakmışta beni ıska geçmiş vallahi İnanamazsın Beni binlerce besmeleli dualar Peşi sıra milyonlu “amin”ler kurtarmaz Anlatsam da anlayan olmaz Sıra da o bin münafıklar Sıra da o bin türlü uslanmazlar Sıra da o faydalı görüntülü faydasızlar Ve de bir çakı gibi dimdik pozisyonlu Ömrümü verip yetiştirdiğim evlatlar Kefenimi nafile bir kumaş Tabutumu gereksiz bir kafes Mezarımı oymaya değmez bir toprak Sadece kurtulduk hesabı sevinenler Onlar Onlar gelmeden gel Al beni Yıllarca Bir ukde olsun yüreklerinde yıllarca Ve yine yüreklerine bana küfretmediler diye Beni dilediklerince incitmediler diye Bir acı yürek benimkisi… Bir dargınlık muhabbeti onların… Teyyar DUMLU |