Yalnızlığın KadarFirari döşümden kasırgalar Al ısıt yüreğimi, yüreğine koy mülteci Boğazımda düğümlenir kuzguni hıçkırıklar Çıkan her nefesimde Adın karışır fezaya Bulutlarım sağanaklarda Hadi, Pembe kalplerin süslediği bir güncek tut üstümüze… Kırılgan değildir düşlerim, Alışkan her mevsimin geçişlerine Bilmediği bir kokuya hasret avuç içim, Bir parça kokunu sür Hızma edeyim duyuma Soludukça içime çekeyim Yitikti beyaz renkli masal kahramanı tahayyüllerin Giyinip üzerine aklarını gecenin siyahına, Gökkuşağını sar Masallara sür reyhanları, Erguvanlar süslesin Kaf dağındaki sarayı Papatya saflığında sevisi ormanlar yeşertsin Kozasından çıkmış kelebek kadar olsun varsın, Ona bir ömür değil midir? Soyundum şimdi gecenin matemini üzerimden Mumları bula, kokusunda olsun destansı aşkların esansı Işık saç Doldurduğu karanlığa mateminin Titrek alevi yaksın, Isıtsın çaylak fırtınaları, Masallar anlat İçimdeki kaybolmuş çocuğa, Muzip ışıltısını çıkar gözlerimin Yıldızlar getirsin Zümrüdüanka… Son deminde şimdi çizdiğim resim Her rengin kalıntısında paletim Külkedisi miskinliği tebessümlerde Vurmadan gece yarısı gongu, dönmeden balkabağına Silkelen hadi, Bırak ta eşlik etsin yine yalnızlığın Gülümse Bak; Yalnızlığın kadar kalabalıksın… Canan Korkmaz |
Her rengin kalıntısında paletim
Külkedisi miskinliği tebessümlerde
Vurmadan gece yarısı gongu, dönmeden balkabağına
Silkelen hadi,
Bırak ta eşlik etsin yine yalnızlığın
Gülümse
Bak;
Yalnızlığın kadar kalabalıksın…
Ne güzel bir sayfaya yolum düştü ,böyle güzel bir kalemi okumak ve buğulu harika bir sesi dinlemek çok güzel ,tebrikler sevgiler...